BARIŞA KATKI ERDEMLİLİKTİROrtadoğu hep kanayan yara. Bu coğrafyada yaşayanların kaderi bu. Bu kaderin baş aktörü de kuşkusuz İsrail. Yarım asırdır bu coğrafyada terör estiren İsrail'e dur diyen yok. Silaha karşı taşla kendini savunan Filistin halkına yapılan baskı, zülüm yutulur cinsten değil. Kim karşı geldiyse, dersini de vermeyi ihmal etmedi İsrail. Ortadoğu’nun küçük Amerika’sı oldu artık. Dokunulmazlığı sanki tescil edilmiş bir marka.Irak, Libya, Mısır derken sırada Suriye var. İsrail artık Ortadoğu'nun tescil edilmiş jandarması. Ona dokunmak yürek ister. Suriye'deki kargaşaya her nedense içten bir duygu ile müdahil oluverdik. Astık, kestik. Zulme karşı direncimizi haykırarak dile getirdik. Ne yazık ki Sivas'ta diri diri yakılan canların katillerine ödül gibi zaman aşımı uygulanması, adeta katilleri ödüllendiren bu karara hayırlı olsun ve de Sivas sanıkları da orada yananlar kadar masum diyen bir zihniyet nasıl olurda Suriye'de yaşananlara karşı acıma duygusu taşıyor. Acıma hissini taşıyan öncelikle kendi ülkesindeki insanlara yönelik baskılara karşı çıkar. Gerçekten acıma duygusu taşıyorlarsa, bence Suriye'ye verilen tepkinin on katı kadar İsrail'e göstermeliler. Asıl insanlık dramı o bölgede yaşanıyor. Nedense birkaç tepki ile geçiştiriliyor. Yiğitlik kürsüde bağırmak değil, savaşta ön saflarda yer almaktır. Kahramanlık orada belli olur. Bunları söylerken Suriye'de gelişen durumu tabi ki onaylamıyorum. Orada, başkalarının çıkar ve destekleri doğrultusunda yürütülen bir çatışma ortamı var. Kınamak farklı ama her türlü desteği verip tek taraflı tavır alarak olayları yaymak, acıma duygusundan ziyade emperyalizmin bölgeye yönelik bir projesinin daha hayata geçirilmeye çalışması olayıdır. Bu bölgede bizden başka savaş çığırtkanlığını yapan bir devlet yok. Büyük bir devlet olma olgusunun verdiği o gücü barış ve sevgi için kullanmak gerekir. Bölge provokasyona açık. Her an bir sıcak temas ortamı yaratılabilir. Soğukkanlı ve sağduyulu davranmak gerekir.İktidar gücünü her türlü baskı aracı olarak kullananlara, büyük düşünür Mevlana'nın;“Sakın kendi doğrularını putlaştırma! İnancın büyük olsun ama inancınla büyüklük taslama” sözünü hatırlatmak isterim. Savaşların olmadığı, barış ve kardeşliğin hakim olduğu bir coğrafya da yaşamak her iyi niyetli insanın arzusudur. Arzularımızın gerçekleşmesi dileklerimle...
Yorum Yazın