DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin Kadıköy Rıhtım'da düzenlediği mitinge katıldı.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Kadıköy Rıhtım'da partisinin düzenlediği mitinge katıldı. Kadıköy mitingine, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, DEVA Partisi İstanbul İl Başkanı Dr. Erhan Erol, İlçe Başkanları ve yönetimleri ve vatandaşlar katıldı.
Partililere seslenen Babacan, "Sevgili dostlarım, binlerce yıllık kadim şehir Kadıköy merhaba. Güneşin kendini gösterdiği, baharın müjdelendiği bu güzel mayıs gününde herkese merhaba. Değişime 11 gün kala, burada aranızda olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. İşte görüyorum, Kadıköy değişime hazır, Kadıköy özgürlüğe hazır, Kadıköy umuda hazır, Kadıköy zenginliğe hazır, Türkiye'nin devası, gençler siz önden yürüyorsunuz biz sizi takip ediyoruz. Gençler bizim yarınımız değil bu günümüz. Onun için gençler önden gidiyor biz arkalarından takip ediyoruz. Onun için biz ne diyoruz. Bizler hep beraber gençlerin devasıyız diyoruz. Onun için yola çıktık diyoruz zaten. Biz emeklilerinde, Türkiye'nin de devasıyız. Ama hep beraber Türkiye'nin devasıyız. Kadro olarak Türkiye'nin devası olacağız, Millet İttifak'ı olarak, ülkemizin dertlerine çare bulacağız. Sorunlarına deva olacağız. Bunu Millet İttifakı olarak gerçekleştireceğiz. Birlik, beraberlik içerisinde yapacağız" diye konuştu.
"ERDOĞAN, SEÇİME GİDİYORUZ SEÇİME, SAVAŞA GİTMİYORUZ"
Türkiye’de ne zaman iktidarların işi sıkışsa ne yapar biliyor musunuz? Milli değerlerle oynamaya başlarlar. Kim ki artık iş yapamaz hâle gelir, kim ki başarı üretemez hâle gelir; milli değerlerimizi istismar etmeye başlar. Bakın işte Sayın Erdoğan’ı görüyorsunuz. Arkadaşlar, sosyal medyadaki profil fotoğrafını değiştirmiş yahu. Sayın Erdoğan, seçime gidiyoruz seçime, savaşa gitmiyoruz. Merak etmeyin arkadaşlar, biz demokrasi bayramına götürüyoruz ülkemizi. 11 gün sonra ülkemizde demokrasi bayramı kutlanacak. Tıpkı geçmişte olduğu gibi, sandıkta oylarımızı kullanıp iktidarı değiştireceğiz. Yok dış güçlermiş, yok iç güçlermiş. Palavranın bini bir para.
"BU İKTİDAR GİDERSE, MİLLİ SAVUNMAMIZA , MİLLİ DEĞERLERİMİZE ZERRE KADAR ZARAR GELMEZ”
Daha da ötesine gidiyorlar. İktidar değişirse tam bağımsızlık tehlikeye girermiş. Bakın arkadaşlar, ben iyi hatırlıyorum, 2002 seçimlerinde de demokrasiye inanmayanlardan bu sözleri duymadık mı? Baktılar ki başarısızlık geliyor, baktılar ki sandıkta mağlubiyet geliyor; hemen milli değerleri kullanarak vatandaşlarımızı korkutmaya başlamışlardı. Bu ülkede en uzun süre hükümette görev almış kişilerden biri olarak söyleyeyim arkadaşlar; bu iktidar giderse, milli savunmamıza zerre kadar zarar gelmez. Bu iktidar giderse, milli menfaatlerimize zerre kadar zarar gelmez. Bu iktidar giderse, milli değerlerimizden hiçbir şey kaybetmeyiz. Hatta ve hatta; uzun yıllar Milli Güvenlik Kurulu'nda oturmuş, Dışişleri Bakanlığı da yapmış bir arkadaşınız olarak söyleyeyim: Biz kazandığımızda ülkemiz öyle bir güçlenecek ki şimdiki gibi hamasetle değil, gerçek demokrasinin gücüyle dünyanın saygın bir ülkesi olacağız.
"ÜLKEMİZİN MİLLİ ONURUNU YERLE BİR EDEN BU YÖNETİME İTİRAZ EDİYORUM"
Devlet başkanının 'Aptal olma' diye mektuplar aldığı bir devrin utancını yok edeceğiz. Neymiş 'Kuru soğana razı olun, vatan-millet Sakarya.' Adama 'Hadi oradan' derler. Ben hem milletimizin açlık sınırı altında olmasına itiraz ediyorum hem de ülkemizin milli onurunu yerle bir eden bu yönetime itiraz ediyorum. 34 şehidimizin ardından Putin’in kapısında dakikalarca bekletilen bir devlet başkanı olur mu? Türkiye Cumhuriyeti’ne bu yakışır mı? Benim buna itirazım var. Milletimizin itirazı var. Kimse kusura bakmasın. Bu kötü yönetimin bedelini içeride halkımız ödüyor, dışarıda da ülkemizin boynu bükük kalıyor. Artık yeter. Yeter artık yahu.
"BİR ELİN NESİ VAR, İKİ ELİN SESİ VAR. BİZ ALTI EL OLDUK"
Babacan, "Bir elin nesi var iki elin sesi var, biz altı el olduk. Altı el olukça ses daha çok çıkar dimi? Biz bunu gerçekleştirdik. Üye oluruz olmayız ayrı konu. Ama bizim hedefimiz, vatandaşlarımıza en az Avrupa Birliği seviyesinde, o standartlarda hukuku sağlamaktır. Demokrasiyi sağlamaktır. Özgürlükleri sağlamaktır. En az Avrupa Birliği seviyesinde bir refah ve zenginlik sağlamaktır. Bizim hedefimiz budur. Türkiye bunu başarır, gerçekleştirir. Yeter ki niyet olsun. Yeterki istikametimizi insandan yana çevirelim. Önce insan diyelim. İnsan onurunu yücelten, insan onuruna yaraşır bir anlayışla bu ülkeyi yönetelim. Türkiye çok büyük bir ülke, Türkiye çok güçlü bir ülke. 86 milyon nüfusumuzla Avrupa'nın en büyük nüfusuna sahibiz. Avrupa'nın en geç nüfusu bizde. Avrupa'nın en büyük toprakları bizde. Avrupa'nın en büyük tarım alanları bizde. Tüm bunları nasıl gerçekleştireceğiz? 14 Mayıs'ta sizlerin desteğiyle. Sizlerin iradesiyle, vereceğiniz oylarla gerçekleştireceğiz. Evet 14 Mayıs'ta önümüzde iki tane pusula olacak, birinci pusulada cumhurbaşkanımızı seçeceğiz. Ortak cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun isminin altına evet mührünü basacağız şeklinde konuştu.
"ORTAK CUMHURBAŞKANI ADAYIMIZ SAYIN KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN İSMİNİN ALTINA ‘EVET’ MÜHRÜNÜ BASACAĞIZ"
İlk pusulada Cumhurbaşkanımızı seçeceğiz. Ortak Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun isminin altına ‘Evet’ mührünü basacağız. Diğer pusulada ise vekillerimizi seçeceğiz. Oylarımızı DEVA için CHP’ye, Saadet için, Gelecek için, Demokrat Parti için CHP’ye vereceğiz ve böylece Meclis çoğunluğunu kazanacağız. Şimdi Kadıköy’e soruyorum: Herkesin özgürlüğünü doyasıya yaşadığı bir Türkiye’ye var mısın Kadıköy? Bereketin, bolluğun, zenginliğin Türkiye’sini kurmaya var mısın? Siz varsanız, biz de varız. Haydi Türkiye, haydi! Haydi berekete! Haydi özgürlüğe! Haydi zenginliğe! Hepinize çok çok teşekkür ediyorum. Sağ olun var olun.”
BABACAN, HAYATINI KAYBEDEN SOKAK SANATÇISINI UNUTMADI
Ali Babacan Kadıköy'de dün akşam saatlerinde öldürülen sokak sanatçısına da değinerek, "Dün bu bölgede çok üzücü bir olay yaşandı. Sokak şarkıcımız hayatını kaybetti, elim bir saldırı sonucunda. Kendisine Allah'tan rahmet, yakınlarına da baş sağlığı diliyorum" dedi.
Yorum Yazın