İsmail Erdem; “Bu işleri yapabiliyorsanız makamınızda oturun, yapamıyorsanız bırakın gidin”

AK Parti Ataşehir İlçe Başkanı seçildikten sonra ilk basın toplantısını teşkilatın katılımıyla Yenişehir Mahallesinde İmar İskân Blokları yıkım alanında yapan İsmail Erdem, TOKİ ile ilgili birçok olumsuz algı yaratılmasına rağmen buradaki çalışmalar bunu çürüttüğünü, burada oturan tapu mülk sahibi olan 1072 komşumuzun tamamına eşit bir şekilde 3+1 daireleri verileceğini, hizmetin devamı için yerel belediyelerin bakanlık nezdinde kapıları aralaması gerektiğini, bölgedeki yerel belediye maalesef İmar ve Mülkiyet konularında çok duyarsız kaldığını belirterek eleştirilerin yoğun olduğu basın açıklamasını şu başlıklar altında gerçekleştirdi.

 “SAĞLIKLI, DEPREME DAYANIKLI BİNALARDA VATANDAŞLARIMIZ MÜLKÜNÜN SAHİBİ OLACAK”

TOKİ tarafından yapımı üstlenen Yenişehir Mahallesinde bulunan ve yıkımına başlanan İmar İskân Bloklarının yıkım alanında bir basın açıklaması yapan Ak Parti Ataşehir İlçe Başkanı İsmail Erdem, çok farklı dedikodularla olumsuz algılar yaratıldığını söyleyerek; “Gecikmelide olsa halkımızın beklentisi olan İmar İskân Bloklarının yıkımıyla karşı karşıyayız.  İki yıl önce burada belediye başkan adayı iken halkımızın talepleri üzerine Sayın Bakanımız Murat Kurum Bey ve TOKİ Başkanlarımızla görüşmeler yaptık.  Binaların deprem riski taşıdığı için buradakiler yıllarca mücadele vermişler ancak bir netice alamamışlar. İki yıl önce yine bugünlerde Sayın bakanımızı Ankara da ziyaret ettik ve buradaki 1072 konutun acilen yıkılmasını halkımız tarafından talep edildiğini hem de yüzde yüzlük bir deprem riskiyle konutların karşı karşıya olduğunu beyan etmiştik.  Sayın Bakanımız da bölgeyi iyi tanıyan birisi olarak TOKİ başkanıyla irtibata geçerek vermiş olduğu talimatla TOKİ o akşam orada o kararı almıştı.

Aradan iki yıl geçti. Çok farklı dedikodularla vatandaşımızı farklı istikametlere yönlendirenler oldu. İki yıl önce biz buralarda aynı noktada bir açıklama yapmıştık. Dedik ki, TOKİ kararını verdi, Sayın Bakanımız talimatını verdi burada 1072 konut sahibi yeniden mülkünün sahibi olacak, sizleri TOKİ ile protokol yapmaya davet ediyorum diye açıklamalarım var.  Burada üç gün önce sosyal medyamda o günkü açıklamalarımızı televizyon ekranlarında beyan etmiştik ve oradaki konuşmalarımı halkımızla tekrar paylaşmak zorunda kaldım. Bu geçen iki yıl kayıp bir zaman. Ancak şu anda zararın neresinden dönersek büyük bir sabırla vatandaşımız bu yıl içerisinde TOKİ ile protokollerini sonrada sözleşmelerini yaptılar.  Ve nihai olarak da gördüğünüz gibi konutlar tek tek yıkılmaya başlandı.  İnşallah temenni ediyoruz kısa bir süre içerisinde TOKİ’nin belirlediği zaman diliminde konutlar yapılacak, sağlıklı, depreme dayanıklı binalarda vatandaşlarımız mülkünün sahibi olacak” dedi.  

“TÜRKİYE’NİN 81 İLİNDE TOKİ’NİN İMZASI VARDIR”

Kısa bir zaman önce TOKİ’ye başvuruda bulunduklarını söyleyen İsmail Erdem; “Özellikle çeşitli nedenlerden dolayı protokol ve sözleşme yapmakta geciken komşuların ufak bir sıkıntısı vardı. Onu da yine Sayın Bakanımız ve TOKİ ile görüşüldü.  Burada oturan tapu mülk sahibi olan 1072 komşumuzun tamamına eşit bir şekilde 3+1 daireleri verilecek ve karar o yönde 1.Etap, 2.Etap derken tamamını devlet kontrolünde, devlet garantisi altında TOKİ burayı yapıp bitirecek.

Türkiye’nin 81 ilinde TOKİ’nin imzası vardır ama maalesef TOKİ aleyhine oluşturulan bir algı var. Bu algıyı da burada tekrar tekrar kırılmış olacak. Siz de kısa bir süre içerisinde bir yıl, iki yıl içerisinde şahitlik yapacaksınız. TOKİ devletin kuruluşu, devlet her zaman vatandaşın yanındadır. Devlet hiçbir zaman vatandaşının mağdur olmasını istemez. Ve şu anda ülke genelinde bir seferberlik var” diye konuştu.

“BURADA YILLARIN BİR İHMALKÂRLIĞI VAR ONUNDA ALTINI ÇİZEREK BEYAN EDEYİM ”

Yerel Belediyeye eleştirilerini sıralayan İsmail Erdem açıklamalarına şöyle devam etti: “Burada 1.Derecede Şehircilik Bakanlığı sorumlu ancak yerel yönetimlerde Şehircilik Bakanlığı’na ayak uydurursa ülke genelinde yapıların yenileme süreci hızla devam eder. Burada yılların bir ihmalkârlığı var onunda altını çizerek beyan edeyim. Bölgedeki yerel belediye maalesef İmar ve Mülkiyet konularında çok duyarsız kaldı. Kaybolan yılları var vatandaşın. İstanbul’un merkez ilçelerden birisi. Anadolu Yakasının gözde ilçelerinden Ataşehir’imize halen binlerce binanın depreme dayanaksız olduğu açık.

İşte Yenisahra, Barbaros, Mustafa Kemal, Âşık Veysel, Örnek mahallesinin bir kısmı, İçerenköy özellikle Çamaşırcı deresinden başlayıp Yeditepe Üniversitesine kadar olan kısım maalesef dere boyu halen enkaz halinde duruyor. Yine Kayışdağı’nın bir bölümü, Yeni Çamlıca, Mevlana, Mimar Sinan ve bir tarafında da unutulmuş, terkedilmiş Ferhatpaşa.  Buralar halen imar ve mülkiyet bekliyor” şeklinde ifadeler kullandı.

“İMAR VE MÜLKİYETİN GECİKMESİNİN SEBEPLERİNDEN BİRİSİDE YEREL BELEDİYEDİR”

İsmail Erdem, Türkiye’nin Finans Merkezi olacak ve bütün dünya ekonomisinin özellikle Ataşehir İstanbul denildiği zaman gözünü açabileceği, istikbalde çok önemli stratejik bir konuma sahip olduğunu belirterek Ataşehir  yerel yöneticilerine eleştirilerini şöyle sıraladı:  “Ataşehir İlçesi. Ama buna rağmen 21. Yüzyıldayız. Yeri geldiği zaman çağdaşlıktan dem vuranlara deriz ki, yıllardır Ataşehir de yerel yöneticilik yapıyorsunuz evet Ataşehir de onlarca mahallenin imar ve mülkiyet sorunları var.

Buradaki gecikmenin sebeplerinden biriside yine yerel belediyedir.   Çünkü biz vatandaşları TOKİ ile protokole yönlendirirken yerel yöneticilerden birileri de maalesef vatandaşları farklı algılarla TOKİ’ye ulaşmakta engellediler.  Ama bugün devlet kararlı bir şekilde geldi buraya, vatandaşıyla yüzleşti, her şey açık ve şeffaf, nihai sonuç gördüğünüz gibi konutlar yıkılıyor yerine yenileri gelecektir.”

“LAF ÜRETMEKTEN ZİYADE İŞ ÜRETMEK ZORUNDAYIZ” 

Laf üretmekten ziyade iş üretmek zorundayız diyen İsmail Erdem; “ İki yıl önce Ataşehir belediye başkan adayı iken Yenisahra Barbaros imar planlarını 30 günlük çalışmayla hem 5000’lik hem de 1000’lik ikisini bir anda Büyükşehir Meclisinden geçirdik ve seçim arifesinde Ataşehir Belediyesi’nde de askıya çıkarmıştık. Ancak iki senedir Yenisahra ve Barbaros’ta bir adım atılmadı.  Burada şunun altını çizmekte fayda var. Çözümler yerelden başlar. Merkezi hükümet Edirne’den Kars’a kadar hizmetini taşıyor. Ancak yerel yönetim isterse, yol açarsa yapılan çalışmalara destek verirse halkımız hizmete daha çabuk ulaşıyor. Buradan özellikle biraz önce saydığımız mahallelerde ki imar sorunlarının çözümünde Ataşehir Belediye meclisinde her zaman vatandaşımızın menfaatini koruyacak, imar planlarının çıkarılmasında yardımcı olacağız. Bunu temel felsefemiz olarak söylüyoruz.  Mustafa kemal ve Âşık Veysel Mahallesindeki halkımızın sorunları da bizim sorunlarımızdır” dedi.

“EĞER BU İŞLERİ YAPABİLİYORSANIZ MAKAMINIZDA OTURUN, YAPAMIYORSANIZ BIRAKIN GİDİN”

Erdem, Ataşehir Belediye Başkan adaylığı ve Sancaktepe Belediye başkanlığı döneminde yaptıklarını anlatarak Ataşehir belediyesinin yerelde iktidar oluşunun kayıp yıllar olduğunu vurgulayarak basın açıklamasını şu açıklamalarla sonlandırdı: “Yine adaylığım sürecinde Ferhatpaşa Mahallesi Su Havzasından çıkarılması için İSKİ ve Büyükşehir ile görüşmeler yaptık ve buraların Su Havzasından çıkarılmasını sağlayarak imarını 1.75’e çıkardık. 2 yıldır Ferhatpaşa da yerel yönetimin hiçbir çalışması yok, terk edilmiş bir Ferhatpaşa var.

Vatandaşın sorunlarını çözmek hepimizin ortak sorumluluğu. Biz AK Parti grubu olarak Büyükşehir ve Ataşehir Meclisin de veya hükümet nezdinde Ankara’da Ataşehirlinin ya da İstanbulluların menfaati gereği ne varsa, üzerimize düşeni yapmaya çalışacağız. Dünde vardık, bugünde varız.

2009’ da Ataşehir belediye oldu. Sancaktepe’  de aynı dönemde belediye oldu ve ben belediye başkanı seçildim. Tam 5 ay sonra ilçe bölge planını hem Büyükşehirden hem de ilçe meclisinden geçirdik ve uyguladık. Peki, Ataşehir 12 yıl geçti. Hala İçerenköy, Kayışdağı, İnönü, Yeni Çamlıca, Mimar Sinan, Mevlana, Ferhatpaşa, Aşık Veysel, Mustafa kemal imar bekliyor. Bunları vatandaşımız bilsin ve yöneticileri sorgulasın diye söylüyorum. Algılarla, söylemlerle gemi yürümüyor. 

Bugün burada 2 yıl önce alınmış bir kararı ilan etmiştik. Araya birileri girdi işi provake etmeye çalıştılar ama biz açık yüreklilikle ifade ediyoruz. “İş bilenin, kılıç kuşananın”.

Deprem kuşağında yaşıyoruz. İstanbul da deprem riski taşıyan binlerce, on binlerce bina var. Bunların bir an önce yıkılıp temizlenmesi lazım. İmar planlarının bir an önce çıkması lazım. Eğer bu işleri yapabiliyorsanız makamınızda oturun, yapamıyorsanız bırakın gidin.”