© Gazete Ataşehir 2020

Celal Yalçın; “Halkın iradesiyle seçilen halkın iradesiyle gitmelidir”

CHP Ataşehir İlçe Başkanı Celal Yalçın,2024 yerel seçimlerin de kazandıkları zaferle ilgili değerlendirme yaparak halkın iradesiyle seçilmiş belediye başkanlarının yerine kayyımın atanmasını doğru bulmadığını, seçimle gelenin seçimle gitmesi gerektiğini söyledi.

Üzerinden 8 ayı aşkın bir süre geçen yerel seçimlere değinen Celal Yalçın, örgütümüz ve belediye başkan adayımız Onursal Adıgüzel ile birlikte uyum içinde çalışarak kazandığımız zaferle Ataşehir ilçemizi Cumhuriyet Halk Partisi’nin kalesi haline getirdik.

Celal yalçın; göreve geldiği günden bugüne sürekli sahada vatandaşlarla birlikte olan, onların isteklerini büyük bir özveri ile dinleyerek projeler üreten, zor ekonomik şartlara ve tasarruf tedbirlerine rağmen Belediye Başkanımız Onursal Adıgüzel ve ekibi hizmetlerini aksatmadan çalışmalarına devam etmektedirler.

Ülkenin ekonomik durumuna da değinen Yalçın, ülkenin bu durumdan kurtulması için bir an evvel seçime gidilmesi gerektiğini söyleyerek halkın iradesiyle seçilmiş başkanların görevden alınarak yerine kayyımın atanmasının doğru olmadığını bir kez daha yineledi.

“ELİMİZDEN GELDİKÇE BİRLİKTELİK HAVASIYLA ÇALIŞTIK”

CHP Ataşehir İlçe Başkanı açıklamalarında önce biz basın mensuplarına hitaben kısa dostane konuşmasında; “Basın emekçileri gerçekten çok zor şartlar altında emek veriyorlar ve sizler de Ataşehir'de senelerdir bu işin lokomotifliğini üstleniyorsunuz. O yüzden Cumhuriyet Halk Partisi herkesin evi düşüncesi ile evimize, hanemize Hoş geldiniz sefalar getirdiniz” diyerek açıklamalarına şöyle devam etti.

Tabii Ataşehir'de çok yoğun bir seçim dönemini hep beraber geçirdik. Yaklaşık 70 gün sahada çalıştık. Örgütümüz, Kadın Kolları, Gençlik Kolları, ilçe yönetimi, gönüllüleri başka dayanışmalardan bize destek veren dostlarımız, sivil toplum örgütleri, sendikalardan birçok alandan destek veren dostlarımızla birlikte seçim çalışmasında Ataşehir'de örgütümüz yaklaşık 135.000 evi ziyaret etti. Belediye başkanımız onlarca yüzlerce ziyaret yaptı. Bizler de onlara eşlik ettik. Elden geldiğince bir birliktelik havasıyla birlikte, o birliktelik seçim sandıklarına da yansıdı. Tabii biz yine örgütümüzle seçim sandıklarına eksiksiz sahip çıktık ve bunun sonucunda da Ataşehir'de, kurulduğu günden itibaren en yüksek oy farkına erişerek 53.000 oy fark attık. Belediye Meclisi sayımız 18+4 İKEN  21+4'e çıkardık.

“KAZANDIĞIMIZ 26 BELEDİYENİN EN FAZLA OY ALAN 6’INCI BELEDİYE'Sİ KONUMUNDAYIZ”

Cumhuriyet Halk Partili olan Ataşehir, Cumhuriyet Halk Partisi'nin Kalesi haline geldi. Kazandığımız 26 Belediyenin en fazla oy alan 6’ıncı Belediye'si konumundayız. Maltepe'den sonra tabii bu kaleler Kadıköy, Bakırköy, Beşiktaş gibi bu isimlerin arasına Ataşehir'ide eklemenin ben de ilçe başkanı olarak gururunu yaşıyoruz.

Tabii bu bireysel bir başarı değildir. Örgütümüzün her   emekçisinin hep birlikte yaptığı bir başarıdır. Belediye başkanımızla, daha önce emek verenlerle, mevcut görevde olanlarıyla olmayanlarıyla birlikte bir birlikteliğini dayanışmanın üründür. Ben bu bağlamda tüm emek veren yol arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

“BELEDİYE BAŞKANIMIZ ONURSAL ADIGÜZEL HERGÜN SAHADA”

Ama sadece Ataşehir'de seçimi kazanmak yetmiyor hemen hızlı bir şekilde çalışmak da gerekiyordu. Yine dediğim gibi bu bağlamda da Ataşehir Belediye Başkanımız Sayın Onursal Adıgüzel, sizlerin de takip ettiği üzere her gün sahada, mahalleleri ziyaret ediyor, temizlik çalışmalarını kontrol ediyor, yeni projeler yaratmaya çalışıyor, yine planlama aşamasında olan birçok çalışma var. Tabii ki daha iyi oldu. Bunların süreçte öngörülmesi ve yapılması belirli zamanlara yayılıyor. Tabii bunda ekonomik etkenlerin de sebebi olabiliyor biliyorsunuz. İller Bankası'ndan gelen ödenekler artık eskisi kadar güçlü ve kuvvetli gelmiyor. Belediyecilikte ayrı bir uğraş alanına giriyor ama bizim prensibimiz bahane etmek değil hizmet üretmek. İşte bir bağışçıyla Ferhatpaşa'da bir ekolojik kreşin protokolü imzalandı. Atatürk Müzesi ve Türkan Saylan Sağlık Merkezi’nde çalışmalar devam ediyor. Bunun yanında bir yandan Kent Bostanlaraı açılıyor, bir yandan 59 tane aracımız filoya katıldı ki ülkenin geçtiği bu ekonomik düzlemde proje üretip bir şeyler yaratmaya çalışmak az önce söylediğim gibi gerçekten zor. Çünkü bunu biz ilçe başkanlığında da çok hissediyoruz. İlçeye 50 kişi geliyorsa bunun kırkı iş istiyor, sosyal yardım istiyor. Sıkıntılı tabii biz belediye ve İBB olarak bu konulara dokunuyoruz ama normal bir başvurunun 3 katı seviyesine gelmiş durumda artık.

Orta sınıf dediğimiz halkta bile artık ekonomik krizin baş gösterdiği kredi kartlarına borçlandığı daha önce yaptığı biraz rahat hareketleri artık kısıtlayarak yaptığı her zaman dışarıya çıkamadığını bunun gibi düzlemleri çok net şekilde görüyoruz önümüzde işte bir asgari ücret süreci var emeklilerin aldığı maaşlar 17 bin lira alan bir assgari ücretli Bugün bir kirada otursa Ataşehir ‘de 1+1 en kötü mahallede 1+1 Daire 20 bin lira olduğunu görürsek hayatın artık ne kadar zor olduğunu ve yaşam koşullarında ne kadar geriye gittiğini çok net şekilde görüyoruz.

“ÜRETİME, EĞİTİME, ADALETE ÖNEM VERMELİYİZ”

 Tabii bunun için adalete önem vermeliyiz. Ülke olarak çok çalışmalıyız. Üretime, eğitime, adalete önem vermeliyiz. Çünkü bir ülke üretmezse, bir ülke adaletli olamazsa, bir ülke gençlerini eğitmezse onun olumsuzluklarını da bugün yaşadığımız gibi yaşayacağız ve yaşıyoruz. Senelerdir bu konuları ne zaman kuvvetli bir şekilde dile getirsek ya yeni Anayasa diyorlar ya Kürt sorunu diyorlar ya da vatan millet diyorlar ama vatandaşın bugün geldiği durum ortada. 2023’te Türkiye Yüzyılı dedikleri noktada vatandaş pazara, markete gidemez hale geldi. En büyük banknotumuz 200 TL. Bu miktar bir öğrencinin bir arkadaşıyla gidip bir kahve içmeye denk gelmez hale geldi. Ülkeyi de 23 sene yönetenlerin payının ne kadar olduğunu sorgulamaya gerek yok.

“ÜLKENİN KAYBEDECEK BİR DAKİKASI BİLE YOKTUR”

Bu ülkenin çıkışı ve geleceğe dair planlarının da her zaman her koşulda umut olan bu ülkenin okulu kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi’nden geçtiğini düşünüyoruz. Kurucu unsurlarımızla, ülkeye yapacaklarımızla, kazandığımız belediyelerle ve en son seçimde de yerel seçimlerinden Türkiye’nin birinci partisi olarak buna en büyük aday olduğunu da göstermiştir. İktidara gelmek yetmiyor. AK Partinin yarattığı tahrifatları tamir etmekte zaman alır. Bugün Türkiye’nin en önemli sanayi ürünü olan inşaat ise ne kadar üretmediğinin göstergesi oluyor. Ülkesine artı değer katacak ürünleri üretmekte, çoğaltmakta zorlanıyor. Üretmediğimiz zamanda enflasyon yüksek olur, ekonomi geriye gider. Bunları zaman zaman anlattık ama gerçi son seçimde de halk bunu gördü ama ülkeyi yönetenlerin artık bu duruma bir son verip bir an önce erken seçim kararı almaları gerekiyor. Çünkü ülkenin kaybedecek bir dakikası bile yoktur. Ortadoğu’daki durumları görüyoruz. Sınırlarımız bu kadar hareketli iken tam ortada jeopolitik öneme sahip olan Türkiye’nin kötü yönetilme gibi bir lüksünün olmadığını düşünüyorum. Onun için tüm dinamiklerin bir araya gelip ülkeyi Cumhuriyet dönemindeki kurucu unsurlarıyla yeni modern çağın unsurlarıyla birleştirip bir an önce yeni bir atılım ve devrim edasını yaşaması gerekir. Tabi ki bu devrim edası sandıkta yaşayacak. Biz Türkiye’de demokrasiyi kuran partiyiz. Bir an önce seçime gidip bu olumsuzlukların ortadan kalkması en büyük temennimizdir.

“ESENYURT’TA HALKIN İRADESİYLE SEÇİLMİŞ BAŞKAN TUTUKLU”

Halkın oyuyla seçilmiş belediye başkanlarını terörle iltisaklı görerek görevlerinden alıp yerine kayyım atanmasının yanlış olduğunun altını çizen CHP Ataşehir İlçe Başkanı Celal Yalçın, konu ile ilgili şu açıklamayı yaptı:

Türkiye’nin en çok nüfusa sahip olan ili İstanbul. İstanbul’unda en kalabalık ilçesi Esenyurt. Bir milyona yakın nüfusu olan ve yedi yüz bine yakın seçmeni olan bir ilçenin iradesiyle seçilmiş bir belediye başkanı bugün bir iddianame hazırlanmadan içerde tutuluyor. İçerde tutulmakla da yetmiyor meclis üyelerine de sen görev yapamazsın deyip içeriye alınmıyor. Hiçbir bahane ve bir durum olmadan bir kayyımla yönetilmek isteniyor. Esenyurt’un seçilmiş belediye başkanı Prof.Dr. Ahmet Özer Hoca, çözüm sürecinde birçok kez danışılmış, makalelerine ve bilimsel araştırmalarına yer verilmiş, yine seçim dönemleri gelmiş, başvuru dosyasını hazırlayarak aday olmuş, bu devletin unsurları hiçbir problem yok demiş. Ama bugün kazandığı zaman ya da iki farklı düşünce yan yana gelip uzlaşı noktasında buluştukları zaman bu ülkede nedense bir problem varmış gibi davranılıyor.

“BU ÜLKE 72 MİLLETİYLE TOPLUMSAL UZLAŞISIYLA BİR BÜTÜNDÜR”

Bu ülke 72 milletiyle toplumsal uzlaşısıyla bir bütündür. Biz her zaman şunu söylüyoruz. Vatanımıza, bayrağımıza, milletimize aykırı bir durum olmadıkça, herkes bir arada yaşamak zorunluluğu ve Türkiye Cumhuriyeti'nin bir bireyi olduğunu söylediğimiz noktada bir iddianame dahi hazırlayamadan halkın iradesine ipotek konulmasını kabul etmiyoruz. Çünkü biz adalete güvenmeyeceksek, biz yargıya güvenmeyeceksek demokrasinin de bir anlam ifade ettiğini düşünmüyoruz.  Keza bunu da yine Tunceli Ovacık Belediye Başkanımız Mustafa Sarıgül, 13 yıl önceye gittiği Bir taziye yüzünden görevden alındı. Peki bu kişi 12- 13 senedir şehri yönetiyor. Yani kişilerin isteklerine ve durumlarına göre yaratılacak bir noktada, sokakta yürüyen bir adam bile bir kişiye selam verdiği zaman iltisaklı ilan edilebilir düşüncesi hepimizin beynini kurcalıyor. Bu ülkede adalet yok deniliyor. Keza bu ülke bir 15 Temmuz geçirdi ve son 10 sene bu 15 Temmuz'da yakalanan teröristlerle iltisaklı olmayan neredeyse siyasetçi kalmaz belirli bir partide. Böyle bir durumda biz bu yanlıştan dönülmesini, halkın oylarıyla gelen belediye başkanımızın bir an önce görevine geri iade edilmesini, kayyumların kendi etki alanındaki işlerini yapmalarını ve bugün ülkenin geldiği ekonomik düzlemde düzeltmekle yükümlü olan iktidarın kendine rakip olabilecek unsurları nasıl yıpratırım düşüncesinden bir an önce vazgeçip dış yatırımcıya güven veren, ülkenin bir arada durmasını sağlayan ve Türkiye'nin 86 milyon yurttaşını kucaklayan bir düşünceyle sarılması ülkemizin birliği ve beraberliği açısından daha etken bir nokta olacağını düşünüyorum.

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER