Emekli Sendikalarından hükümete kırmızı kart

Basın açıklamasında sefalet ücretinin kabul edilemeyeceğini dile getiren konuşmacılar, tüm emeklileri sokağı ısıtmaya davet ederek, Katılım ve katkınız hayatta kalma mücadelesi veren biz emekliler için çok değerlidir ifadelerini kullandılar.

“İKTİDAR BİZİ DUYMUYOR, GÖRMÜYOR”

Kadıköy ve Esenyurt Sendika Başkanlarının konuşmasından sonra Tüm Emeklilerin Sendikası Atasehir-Ümraniye Şube Başkanı Çetin Düzce, biz emekliler, bize reva görülen ölüm sınırında sefalet ücretini bir kez daha reddetmek için buradayız diyerek basın açıklamasına şöyle devam etti: “Biz emekliler, bize reva görülen ölüm sınırında sefalet ücretini bir kez daha reddetmek için buradayız. Göstermelik enflasyon hesapları ile oynanan oyunun parçası olmadığımızı, geçinemediğimizi bir kez daha kamuoyuna ilan ediyoruz. 2025 Bütçesinde emeklinin esamesi yoktur. İktidar bizi duymuyor, görmüyor. Biz sefalet ve yoksulluk diyoruz, onlar ise din diyor vatan diyor bayrak diyorlar, manipülasyon yapıp hedef saptırıyorlar. Emeklinin sorunlarını sağır sultan bile duydu ama iktidar duymak istemiyor. Duymak istenmese de gerçekleri örgütlü gücümüzle duyuracağız Emekliler ev kiralarını karşılayamamakta, borç içinde yaşayıp, sağlık sorunlarına, açlığa, yaşlılıkta güvencesiz çalışmaya ve ölüme mahkûm edilmektedirler. Emeklinin maaşının karşılığı açlık ve yoksulluk demektir.

 Ülkeye önemli değerler kazandırmış, ülkenin gençlerini yetiştirmiş, hayatı üretmiş, en çok vergiyi ödemiş, ülkenin vergisini toplamış, yollarını yapmış emekliler olarak insan onuruna yakışır bir yaşamı fazlasıyla hak edenleriz. Çünkü emek en yüce değer demektir. Bu nedenle emeklileri insanca yaşatmak iktidarların temel görevidir.  Bilinmelidir ki biz, bir eli yağda bir eli balda olanların, iktidara yandaş olup üretmeden para ile para kazanıp sefa sürenlerin, saraylarda, sırça köşklerde şatafatlı bir yaşam sürenlerin saltanatları sürsün diye açlığa ve ölüme mahkûm olmayacağız. Bir avuç azınlığın doktor ayağına gelirken bizler sağlık hakkımızı kullanamaz haldeyiz.”

ÇETİN DÜZCE AÇIKLAMALARININ DEVAMINDA ŞUNLARI SÖYLEDİ:

“KRİZİ YARATANLAR KRİZİN FATURASINI ÖDEMELİDİR”

Değerli dostlarımız, emekli arkadaşlarımız; bilindiği üzere TÜİK egemenlerin çıkarı için gerçek enflasyon değerlerini yine halkımızdan gizledi. Enflasyonu çok düşük göstererek ülkenin ekonomik krizinin faturasını emeklilere ve yoksullara çıkardı. Oysa ekonomik krizin faturası, krizi yaratan çetelere, yandaş sermayeye, iktidarın koruyup kolladığı mafya babalarına, kafa kesenlere, kamusal kaynakların hesapsızca, haksızca bol keseden akıtıldığı cemaat ve tarikatlara ödetilmelidir. Krizi yaratanlar krizin faturasını ödemelidir. Yaşanan krizin sorumlusu emekliler değildir. Çalışanların, emeklilerin, emekçilerin cebinden soyguncu eller çekilmeli, bu kesimlerin hak ettikleri insanca yaşam koşulları acilen yerine getirilmelidir. Olması gerektiği gibi, gerçek enflasyon dikkate alınarak altı ayda bir maaşlar güncellenmeli, alım güçlerinin kaybı engellenmelidir.

“HESABINI ALANLARDA VE SANDIKTA MUTLAKA SORACAĞIZ”

Değerli arkadaşlarımız, çok iyi bildiğimiz gibi TÜİK- mevcut yönetim iş birliği ile refah payımız hiç verilmediğinden maaşlarımız açlık sınırının bile altında kaldı. Bir ara EYT’lileri bahane eden iktidar GSMH’da emeklilere ayrılan payı da daralttı. 2019’da GSMH’nın yüzde 6,1’i olan emekli payı, yüzde 4,4’e düşürülmüştür. Bu değer, dünya ortalaması olarak yüzde 9’dur. Avrupa’da ise yüzde 9 ile 14 arasında değişmektedir. Bu derece yoksulluk sayılarla sabit iken, iktidarın iddia ettiği gibi ‘Avrupa bizi kıskanıyor’ iddiası ancak hedef saptırmadan başka bir şey değildir bu durum ancak mizah konusu olabilir. Emeklilerin güvenini tamamen tüketen iktidar umudunu emperyalizmin oyunu üzerinden Orta Doğu’da cihatçıların çıkışına bağlamıştır. Bu yolla ekonomik krizi unutturmaya çalışmakta, ardından da yeni Anayasa hazırlıkları planlamaktadır. “Anayasa’ya uymuyorum, saygı da duymuyorum” diyenlerin “Anayasa” senaryosu hiçte gerçekçi değildir. Kendilerini yeniden iktidara taşıma senaryosu olan bu senaryolarının gerçekleşmesine karşı mücadele etmek ve gerekli tavrı göstermek demokrasi güçleri ile birlikte öncelliğimizdir. İktidarı uyarıyoruz; 2020’de 1500 lira olan en düşük emekli aylığının alım gücü, 2024’de 37bin 155 liraya denk gelmektedir. Şimdi açıkladığınız ve yaşamda asla karşılığı olmayan enflasyonla daha da yükselmiştir. Başka bir örnek verelim; 2021 yılında en düşük emekli aylığı, asgari ücretin yüzde 173’ü idi. 2024’de ise asgari ücretin yüzde 73’üne düşmüştür. Emeklilere en büyük kötülüğü iktidar olarak siz yaptınız. Bu kötülüğün hesabını alanlarda ve sandıkta mutlaka soracağız.

“UYARIYORUZ SENDİKA HAKKIMIZI GASPETMEKTEN VAZGEÇİN”

Bizi susturmak için çırpınışlarınız nafiledir. Uyarıyoruz. Sendika hakkımızı gasp etmekten vazgeçin. Hakkımız olanı alacağız. Sendikal mücadelemiz haktır, engellenemez. Sefalete teslim olmayacağız. Kaybedecek hiçbir şeyimiz kalmadı. Bizi açlıkla terbiye etmenize izin vermeyeceğiz. Sonuna kadar direneceğiz. Bizler, Tüm Emeklilerin Sendikası üyeleri olarak, kral sofrasında soytarı olmaktansa, sınıfımızın insanca yaşam ve demokrasi mücadelesinde yalın ayak yürümeyi onur sayarız. Mücadelemiz; ülkemizde tam demokrasi inşa edilinceye ve insanca yaşam koşulları sağlanıncaya kadar sürecektir.

Ya insanca yaşayacağız ya da meydanları ısıtacağız.

 Yaşasın Tüm Emeklilerin Sendikası!

Basın açıklamasının ardından kurulan serbest kürsüde hükümete seslenen emekliler insanca yaşamamız için ücretlere zam yapılmasını, sefalet ücretine son verilmesini istediler.