Üç ay önce Alaşehir’e atanan Kaymakam İsmail Hakkı Ertaş düzenlediği kahvaltılı toplantıda Ataşehir yerel basın mensuplarıyla bir araya geldi. Basın mensuplarıyla oluşturduğu sıcak sohbet ortamında konuşan Ertaş; “ Bir yönetici önce teşhis koymalı sonrada tedaviye başlamalıdır” dedi.Ataşehir Kaymakamı İsmail Hakkı Ertaş, yeni yılın ilk mesai gününde Ataşehir yerel basınını kahvaltılı toplantıda ağırlayarak bir süre sohbet etti.
Oldukça samimi bir sohbet ortamında basın mensuplarına çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Ataşehir Kaymakamı İsmail Hakkı Ertaş’a Yazı İşleri Müdürü Selma Özkaya refakat etti.Kaymakam İsmail Hakkı Ertaş amacının bir araya gelerek sohbet etmek olduğunu söyleyerek Ataşehir Yerel Basın mensuplarıyla şu bilgileri paylaştı.“ZORLUKLARI OLUMLU ADIMLARLA UMUT AŞILAYARAK AŞMAYA ÇALIŞIYORUZ”Ertaş, basın mensuplarının yeni yılını kutlayarak başladığı konuşmasında; “ Ataşehir’e geleli üç ay oldu. Ben basın mensuplarına değer veririm. Bu mesleğe başlamamın ve seçmemin nedeni insanları sevmemdendir. Mesleğimde 23 yılımı doldurdum. Yıllar boyunca çok değişik yerlerde görev yaptım. Ve bu görevim esnasında Anadolu insanının temizliğini, güler yüzlülüğünü ve sıcakkanlı olduklarını gördüm. Bizde bir Anadolu insanıyız. İlk göreve başladığım yıldan itibaren prensip olarak şunu söyledim. Ben görev yaptığım müddetçe hizmet üreteceğim, eser bırakacağım ve dost biriktireceğim diye kendime bir vazife biçtim. Şimdiye kadar hiçbir yerde hiçbir zaman bir sürtüşme yaşamadım. Çünkü benim yapımda insanlarla anlaşmak, gücümün yettiği kadar dertlerine çare olmayı prensip olarak edindim. Bu mesleğin en güzel yönü yaptığın eserleri birebir görebilme şansına sahip olmaktır. Mesleğimizin zor ve stresli yönleri de var ancak bunları olumlu adımlarla umut aşılayarak aşmaya çalışıyoruz. Gençlerimize umut aşılayalım. Geleceği umutsuzluklarla tanıtmayalım. Çocuklarımız ve gençlerimiz geleceğe daha güzel bakabilsin. Gençliğimiz bilinçli ve daha idealist bir gençliktir ” dedi.
“BİR YÖNETİCİ ÖNCE TEŞHİS KOYMALI SONRA TEDAVİ ETMELİ”Ertaş, görev yaptığı dönemlerle ilgili anılarını da anlattıktan sonra Ataşehir ’de benden önce iki değerli meslektaşım ağabeylerim görevleri esnasında çok güzel şeyler yaptığını gördüm ve onlardan devir aldığım bayrağı daha yukarılara taşımaya çalışacağını, Balıkesir’de görevdeyken 50 yıllık bir su sorununu çözmekten büyük mutluluk duyduğunu, köylülerle birlikte o güzel duyguları ve duygusallıkları paylaştığını belirterek açıklamalarına şöyle devam etti: “ Bu mesleği bundan dolayı seviyorum. Bir yönetici önce teşhis koymalı sonra tedaviye acele etmeden başlamalıdır. Geldiğim günden beri birçok yeri gezdim, tanımaya çalıştım. Ben esnafı, okulları, kahveleri geziyorum çünkü Sahada çalışmayı severim. Sahada çalışmadan yaptığın görevi tam anlamıyla anlayamazsın. Şuan sahayı gezmekle teşhisi koymuş durumdayız. Yavaş yavaş tedaviye başlıyoruz. Sıkıntı varsa çözmeye çalışıyoruz. Kanunen çözülmesi mümkün olmayanı da güler yüzle anlatarak insanlarımıza bu işin olamayacağını nezaketli bir dille anlatarak gönderiyorum, onlarda mutlu oluyorlar. ” “YENİ BİR KAYMAKAMLIK BİNASININ YERİ İÇİN GİRİŞİMLERİMİZ OLDU”Kapısının her zaman açık olduğunu söyleyen Ertaş, “İki değerli ağabeyim burada çok güzel işler yapmışlar. Kendilerine teşekkür ederim. Bizde o bayrağı devir aldık. Önemli olan burada elimizden geldiğince sorunları gidermek. Öncelikle Kaymakamlık binamız yeterli değil. Taşınacak ola Hal binasının yerinde Kaymakamlık Binası için bir yer tahsisi isteğimiz oldu. İlgili yerlere gerekli girişimlerde bulundum. Cumhurbaşkanımızın da önemsediği sosyal sorumluluk projesi kapsamında, Engellilere ve kadınlarımıza hizmet vermek için bir yer tutulmuş ama yetersiz. Onun için de yer arıyoruz. İstanbul Metropol bir şehir. Ataşehir İlçemizde de Aile Sosyal Hizmetlere bağlı yerler var. Bunlarla ilgili bir komisyon kurdum. Bu kurumlarla belli aralıklarla toplantılar yapacağım. Bu sayede de sorunlarını bu şekilde çözmüş olacağız” diye konuştu.Ertaş Ataşehir ile ilgili yaptığı çalışmalar hakkında şu bilgileri paylaştı:
“KAYMAKAMLIK BÜNYESİNDE PROJE KOORDİNASYON MERKEZİ KURDUK”Ertaş; “Kaymakamlık bünyesinde Proje Koordinasyon Merkezi kurduk. Burada bir proje deposu oluşturacağız. Bu oluşturduğumuz birim bakanlıklarda açılan projeleri takip edecek ve o projelerle ilgili taslak açıklandığı an hazırladığımız projelerimizi zaman kaybetmeden sunacağız. Yani projemizi revize ederek ilgili yere sunacağız. Bu projelerden yaralanmak lazım. Özellikle dezavantajlı gruplara, şiddet gören bayanlara, madde ve teknoloji bağımlılıkları ile ilgili projeler şu an hazırlanmaya başlandı. İnşallah bundan gerekli verimi alırız. En önemli kurumlardan birisi Eğitim ve öğretim. Eğitim ve öğretimin çok önemli olduğuna inanıyorum. Eğitimci bir aileden geliyorum. Bu konuda öğretmenlerimize tavsiyelerimiz oluyor. Öğrencinin Fizik, Kimya kadar tarihini de bilmesi gerekiyor. Geleceğin şekillenmesi açısından önemlidir. Bakanlığın dediği gibi tek eğitime geçmemiz gerekiyor. Bununla ilgili çalışmalar başladı. Yer ve alternatifleri araştırıyoruz. En kısa sürede tekli eğitime geçmeyi planlıyoruz. Ataşehir’i daha iyi konuma getireceğiz. Madde ve teknoloji bağımlılığıyla ilgili ailelere ve çocuklara yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Bundan başarı sağlayacağımızın ümidini taşıyorum” şeklinde ifade etti.“SÜREKLİ ELEŞTİRMEK, SORUŞTURMA AÇMAK ÇALIŞMA ŞEVKİNİ KIRIYOR”Ertaş yapılan ve yapılacak çalışmalarla ilgili açıklamalarına şöyle devam etti: “ Birde şunu ifade edeyim. Kurumlar çalışmalarına devam ediyor ama insanları da teşvik etmek gerekir. Sürekli eleştirmek, soruşturma açmak çalışma şevkini kırıyor. Tabi ki, duruma göre soruşturma da açılır ama kurumlar eksik de olsa çalışıyorsa en azından bir şeylere başlamıştır. Bu konuda Milli Eğitimin projelerini önemsiyor ve katkı sunacağım. Mesela “Çınarın Gölgesi” projesi güzel bir projedir. Buradaki kaliteyi gördüm, önemsiyorum. Bu kaliteyi daha ileriye götürmek inancındayım. Madde bağımlılarıyla en iyi mücadele şekillerinden biride spora teşviktir. Çocuklarımızı, gençlerimizi bir hobiyle uğraşmalarını sağlamak gerekir. Bunlar çocuğun sosyalleşmesini ve insanlarla iletişimini daha iyi hale getiriyor ve bazen bakıyorsun bu durum o çocuğun hayatını kurtarıyor.
Spor için Gençlik ve Spor Müdürümüze talimat verdik. Kurs sayılarımızı arttırdık. Engellilere yönelik spor kurs sayılarımızı arttırdık. Bir yer araştırıyorum. Bulabilirsem Spor bakanımıza spor merkezi yapılması konusunda isteğimizi ileteceğim. Şu an bir yerle ilgili çalışmam var. Çözersem Spor Bakanlığına yatırım teklifimizi sunacağız. Ayrıca her Cuma muhakkak iki üç şehit veya gazi ailesini ziyaret ediyorum. Çünkü onlar bize emanettir. Onlara vefa borcumuz var. Devletin onların yanında olması gerekiyor. Bizler her zaman dezavantajlıların, mağdurların, şiddete maruz kalmış kadınların, Şehit ve Gazi ailelerin yanında olmamız gerekiyor. Emniyetin başında da çok değerli bir müdürümüz var. Sürekli istişare halindeyiz. Onlar gece, gündüz demeden 24 saat kutsal bir görevi yerine getiriyorlar. Yeni Bekçi alımları oldu. Onları da olmayan mahallelerimize dağıtacağız.”Konuşmalarının sonunda anı ölümsüzleştirmek için hatıra fotoğrafının çekilmesiyle program sona erdi.
Oldukça samimi bir sohbet ortamında basın mensuplarına çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Ataşehir Kaymakamı İsmail Hakkı Ertaş’a Yazı İşleri Müdürü Selma Özkaya refakat etti.Kaymakam İsmail Hakkı Ertaş amacının bir araya gelerek sohbet etmek olduğunu söyleyerek Ataşehir Yerel Basın mensuplarıyla şu bilgileri paylaştı.“ZORLUKLARI OLUMLU ADIMLARLA UMUT AŞILAYARAK AŞMAYA ÇALIŞIYORUZ”Ertaş, basın mensuplarının yeni yılını kutlayarak başladığı konuşmasında; “ Ataşehir’e geleli üç ay oldu. Ben basın mensuplarına değer veririm. Bu mesleğe başlamamın ve seçmemin nedeni insanları sevmemdendir. Mesleğimde 23 yılımı doldurdum. Yıllar boyunca çok değişik yerlerde görev yaptım. Ve bu görevim esnasında Anadolu insanının temizliğini, güler yüzlülüğünü ve sıcakkanlı olduklarını gördüm. Bizde bir Anadolu insanıyız. İlk göreve başladığım yıldan itibaren prensip olarak şunu söyledim. Ben görev yaptığım müddetçe hizmet üreteceğim, eser bırakacağım ve dost biriktireceğim diye kendime bir vazife biçtim. Şimdiye kadar hiçbir yerde hiçbir zaman bir sürtüşme yaşamadım. Çünkü benim yapımda insanlarla anlaşmak, gücümün yettiği kadar dertlerine çare olmayı prensip olarak edindim. Bu mesleğin en güzel yönü yaptığın eserleri birebir görebilme şansına sahip olmaktır. Mesleğimizin zor ve stresli yönleri de var ancak bunları olumlu adımlarla umut aşılayarak aşmaya çalışıyoruz. Gençlerimize umut aşılayalım. Geleceği umutsuzluklarla tanıtmayalım. Çocuklarımız ve gençlerimiz geleceğe daha güzel bakabilsin. Gençliğimiz bilinçli ve daha idealist bir gençliktir ” dedi.“BİR YÖNETİCİ ÖNCE TEŞHİS KOYMALI SONRA TEDAVİ ETMELİ”Ertaş, görev yaptığı dönemlerle ilgili anılarını da anlattıktan sonra Ataşehir ’de benden önce iki değerli meslektaşım ağabeylerim görevleri esnasında çok güzel şeyler yaptığını gördüm ve onlardan devir aldığım bayrağı daha yukarılara taşımaya çalışacağını, Balıkesir’de görevdeyken 50 yıllık bir su sorununu çözmekten büyük mutluluk duyduğunu, köylülerle birlikte o güzel duyguları ve duygusallıkları paylaştığını belirterek açıklamalarına şöyle devam etti: “ Bu mesleği bundan dolayı seviyorum. Bir yönetici önce teşhis koymalı sonra tedaviye acele etmeden başlamalıdır. Geldiğim günden beri birçok yeri gezdim, tanımaya çalıştım. Ben esnafı, okulları, kahveleri geziyorum çünkü Sahada çalışmayı severim. Sahada çalışmadan yaptığın görevi tam anlamıyla anlayamazsın. Şuan sahayı gezmekle teşhisi koymuş durumdayız. Yavaş yavaş tedaviye başlıyoruz. Sıkıntı varsa çözmeye çalışıyoruz. Kanunen çözülmesi mümkün olmayanı da güler yüzle anlatarak insanlarımıza bu işin olamayacağını nezaketli bir dille anlatarak gönderiyorum, onlarda mutlu oluyorlar. ” “YENİ BİR KAYMAKAMLIK BİNASININ YERİ İÇİN GİRİŞİMLERİMİZ OLDU”Kapısının her zaman açık olduğunu söyleyen Ertaş, “İki değerli ağabeyim burada çok güzel işler yapmışlar. Kendilerine teşekkür ederim. Bizde o bayrağı devir aldık. Önemli olan burada elimizden geldiğince sorunları gidermek. Öncelikle Kaymakamlık binamız yeterli değil. Taşınacak ola Hal binasının yerinde Kaymakamlık Binası için bir yer tahsisi isteğimiz oldu. İlgili yerlere gerekli girişimlerde bulundum. Cumhurbaşkanımızın da önemsediği sosyal sorumluluk projesi kapsamında, Engellilere ve kadınlarımıza hizmet vermek için bir yer tutulmuş ama yetersiz. Onun için de yer arıyoruz. İstanbul Metropol bir şehir. Ataşehir İlçemizde de Aile Sosyal Hizmetlere bağlı yerler var. Bunlarla ilgili bir komisyon kurdum. Bu kurumlarla belli aralıklarla toplantılar yapacağım. Bu sayede de sorunlarını bu şekilde çözmüş olacağız” diye konuştu.Ertaş Ataşehir ile ilgili yaptığı çalışmalar hakkında şu bilgileri paylaştı:“KAYMAKAMLIK BÜNYESİNDE PROJE KOORDİNASYON MERKEZİ KURDUK”Ertaş; “Kaymakamlık bünyesinde Proje Koordinasyon Merkezi kurduk. Burada bir proje deposu oluşturacağız. Bu oluşturduğumuz birim bakanlıklarda açılan projeleri takip edecek ve o projelerle ilgili taslak açıklandığı an hazırladığımız projelerimizi zaman kaybetmeden sunacağız. Yani projemizi revize ederek ilgili yere sunacağız. Bu projelerden yaralanmak lazım. Özellikle dezavantajlı gruplara, şiddet gören bayanlara, madde ve teknoloji bağımlılıkları ile ilgili projeler şu an hazırlanmaya başlandı. İnşallah bundan gerekli verimi alırız. En önemli kurumlardan birisi Eğitim ve öğretim. Eğitim ve öğretimin çok önemli olduğuna inanıyorum. Eğitimci bir aileden geliyorum. Bu konuda öğretmenlerimize tavsiyelerimiz oluyor. Öğrencinin Fizik, Kimya kadar tarihini de bilmesi gerekiyor. Geleceğin şekillenmesi açısından önemlidir. Bakanlığın dediği gibi tek eğitime geçmemiz gerekiyor. Bununla ilgili çalışmalar başladı. Yer ve alternatifleri araştırıyoruz. En kısa sürede tekli eğitime geçmeyi planlıyoruz. Ataşehir’i daha iyi konuma getireceğiz. Madde ve teknoloji bağımlılığıyla ilgili ailelere ve çocuklara yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Bundan başarı sağlayacağımızın ümidini taşıyorum” şeklinde ifade etti.“SÜREKLİ ELEŞTİRMEK, SORUŞTURMA AÇMAK ÇALIŞMA ŞEVKİNİ KIRIYOR”Ertaş yapılan ve yapılacak çalışmalarla ilgili açıklamalarına şöyle devam etti: “ Birde şunu ifade edeyim. Kurumlar çalışmalarına devam ediyor ama insanları da teşvik etmek gerekir. Sürekli eleştirmek, soruşturma açmak çalışma şevkini kırıyor. Tabi ki, duruma göre soruşturma da açılır ama kurumlar eksik de olsa çalışıyorsa en azından bir şeylere başlamıştır. Bu konuda Milli Eğitimin projelerini önemsiyor ve katkı sunacağım. Mesela “Çınarın Gölgesi” projesi güzel bir projedir. Buradaki kaliteyi gördüm, önemsiyorum. Bu kaliteyi daha ileriye götürmek inancındayım. Madde bağımlılarıyla en iyi mücadele şekillerinden biride spora teşviktir. Çocuklarımızı, gençlerimizi bir hobiyle uğraşmalarını sağlamak gerekir. Bunlar çocuğun sosyalleşmesini ve insanlarla iletişimini daha iyi hale getiriyor ve bazen bakıyorsun bu durum o çocuğun hayatını kurtarıyor.Spor için Gençlik ve Spor Müdürümüze talimat verdik. Kurs sayılarımızı arttırdık. Engellilere yönelik spor kurs sayılarımızı arttırdık. Bir yer araştırıyorum. Bulabilirsem Spor bakanımıza spor merkezi yapılması konusunda isteğimizi ileteceğim. Şu an bir yerle ilgili çalışmam var. Çözersem Spor Bakanlığına yatırım teklifimizi sunacağız. Ayrıca her Cuma muhakkak iki üç şehit veya gazi ailesini ziyaret ediyorum. Çünkü onlar bize emanettir. Onlara vefa borcumuz var. Devletin onların yanında olması gerekiyor. Bizler her zaman dezavantajlıların, mağdurların, şiddete maruz kalmış kadınların, Şehit ve Gazi ailelerin yanında olmamız gerekiyor. Emniyetin başında da çok değerli bir müdürümüz var. Sürekli istişare halindeyiz. Onlar gece, gündüz demeden 24 saat kutsal bir görevi yerine getiriyorlar. Yeni Bekçi alımları oldu. Onları da olmayan mahallelerimize dağıtacağız.”Konuşmalarının sonunda anı ölümsüzleştirmek için hatıra fotoğrafının çekilmesiyle program sona erdi. 
Yorum Yazın