CHP Ataşehir İlçe Başkanı Hakkı Altınkaynak, 31 Mart seçimlerinden sonra gelişen süreç ve 23 Haziran seçimlerinde nasıl bir çalışma stratejisi izleyeceklerini İstanbulum ve Gazete Ataşehir’e değerlendirdi.Hakkı Altınkaynak; “Kimse bu ülkeyi babasından kalmış tapulu malı gibi görmesin. Demokrasi ile gelen demokrasi ile gidecektir ve bunu da öğrenecekler. Çünkü hak etmedikleri bir refah ve yaşam kalitesi içine girdiler. Annemizin ak sütü gibi bir seçimi kazandık ve o seçimi bir çeşit bahaneler uydurarak iptal ettiler. Toplumda çok rahatsızlık yaratan bu durum içimizi acıtsa da bu ülkede demokrasinin erdemlerini yaşatmak zorunda olduğumuzun sorumluluğuyla bu acıyı içimize gömdük” dedi.
Hakkı Altınkaynak açıklamalarına şu başlıklar altında devam etti:“EKREM İMAMOĞLU İSTANBUL’DA TÜM KESİMLERDEN OY ALMIŞ BİRİ”4 ay önce Ekrem İmamoğlu diye biri çıktığında İstanbul’un %10-15’i tanıyordu ama bugün 7 den 70’e herkesin tanıdığı, toplumda kabul görmüş, toplumun özlemini çektiği hayat ve üslup biçimini dile getiren aynı zamanda partimizin kültüründen gelen bir adayımız var.AK Partinin A takımından herkesin tanıdığı saydığı bir adaya karşı yarışan genç ve dinamik parti kültürünü özümsemiş, ilçe başkanlığı ve belediye başkanlığını yapmış biri olarak adayımız Ekrem İmamoğlu İstanbul’da tüm kesimlerden oy almış biri.Annemizin ak sütü gibi bir seçimi kazandık ve o seçimi bir çeşit bahaneler uydurarak iptal ettiler. Toplumda çok rahatsızlık yaratan bu durum içimizi acıtsa da bu ülkede demokrasinin erdemlerini yaşamak zorunda olduğumuzun sorumluluğuyla acıyı içimize gömdük.
“BU İSRAF DÜZENİNİ HEP BİRLİKTE DEĞİŞTİRECEĞİZ” Dünden daha özgüveni yüksek olan adayımız Ekrem İmamoğlu 23 Haziran seçimleriyle ilgili seçim stratejisini açıkladı. Bu stratejiyi toplumun duyarlıklarına göre içselleştiren adayımız toplumun her katmanından kişiler bu stratejinin içinde kendisine bir yer bulacaktır.Mesela Temel sloganlarından biride; “Bu İsraf Düzenini Hep Birlikte değiştireceğiz” diyor İmamoğlu. Çünkü Türkiye de bir israf düzeni, kiralık araba saltanatı, işe gelmeden maaş alan bankamatik çalışanlar, bir yerde değil birkaç yerde birden işe gitmeden ücret alanlar yani bir soygun düzeni var. Diğer taraftan 8 milyona yakın işsizlerin ve yoksulların olduğu bir Türkiye. İki üniversite bitirip işsiz kalan gençlerimizin ruh hallerini düşündükçe utanıyorum. Bu ülkede özellikle fakirliği teşvik edecek şekilde davranışlar oluyor. Halkın çalışma azmini kırıyorlar. Çalışmıyor ve üretmiyorlar. Böyle bir Türkiye de insanları bir fakirlik duygusu içerisinde kendilerine mahkûm etmeye çalışıyorlar. İnsanlar aç. Pazarlarda insanlar sebze ve meyve arttıklarını topluyorlar. Böyle bir düzendeyiz. Önümüzdeki dönemde temel sorunlarımızdan biri bu israf sorununu çözmektir.
“ TOPLUM HER GÜN İNSANLARIN AZARLANMASINI, BİRİLERİNİN ONLARA TALİMAT VERMESİNİ İSTEMİYOR”Bu seçimi iptal ettirenlerin yüz ifadelerinde bir mutluluk göremiyorsunuz. Bu duruma kendileri de inanmıyor ama ezilerek savunuyorlar. Sanki Türkiye’nin tek sahibi bunlar, her şey bunlara göre yaratılmış gibi bir tavır içindeler. Sanki ellerinde Sayın İmamoğlu’nun dediği gibi tapularını mı, mallarını mı aldık bu kadar öfkeli davranıyorlar. Sonuçta sandıkla geldiler sandıkla gidecekler. Bunu öğrenecekler. Bizim suskunluğumuz onlardan korktuğumuzdan değildir. Biz halkımıza güveniyoruz. Halkımızın sofralarına oturduğumuz zaman onların söylediği her söz bizim stratejimizdir. Halkımızın sorunları bizim sorunlarımız, dertleri de bizim dertlerimizdir. Bunları içselleştirerek toplumumuzun isteklerine uygun bir yol izleyeceğiz. Bu toplum hak, hukuk, adalet, eşitlik istiyor. Bu toplum her gün insanların azarlanmasını, birilerinin onlara talimat vermesini istemiyor. Yaptıkları hizmetleri bir lütufmuş gibi sayıyorlar. Kimin paralarıyla yapıyorlar. Yine bu ülkenin vatandaşlarından alınan vergilerle yapmışlar. Kimse tarlasını, çayırını satarak bu hizmetleri, yolları yapmamıştır.
“ONLARIN RANT ANLAYIŞINI YIKIP HİZMET ANLAYIŞINI GETİRECEĞİZ”Bugün Türkiye’nin her tarafında kazandığımız büyükşehir belediye başkanları ekipleriyle birlikte İstanbul’dalar. Bir ay dönüşümlü olarak en çok bizde olmayan belediyelerin bulunduğu ilçelerde çalışma yapacaklar. Biz devletin kaynaklarını kendileri için hunharca harcayanlara karşı, onurumuzla, saygımızla onları ikna edeceğiz. Mutlaka bu gidişatın bu ülkede durdurulması gerektiğini bir şekilde bunlara hissettireceğiz. Bu memleket sahipsiz değil. Birlikte hareket ettiğimiz millet ittifakında yer alan partileri kimse baskıyla bir araya getirmedi. Vicdanların sesiyle aynı çizgide duruş gösterdiler. Bundan sonrada bu birlikte hareket etme duruşu devam edecektir. Bu toplumu ayrıştırarak bir yere varılamayacağını yine toplum bunlara öğretecektir.Ekrem İmamoğlu artık yalnız CHP’nin adayı değildir. 16 milyon İstanbullunun adayıdır. Çünkü İstanbullunun çıkarlarını, yaşam kalitesini, kazanımlarının eşit olarak dağıtılması gerektiğinden dolayıdır ki 16 milyonun başkanı olacak diyoruz. Çünkü İmamoğlu, bunların İstanbullulardan aldıklarını kendileri için bir rant olarak görüyorlar oysa biz bu kazanımların İstanbullulara hizmet olarak verilmesi gerektiğini savunuyoruz. Aradaki fark bu. Yanı onların rant anlayışını yıkıp hizmet anlayışını getirmek lazım. Bunu başaracağımızdan her İstanbullunun emin olmasını istiyoruz.
“DEMOKRASİ İLE GELEN DEMOKRASİ İLE GİDECEKTİR VE BUNU DA ÖĞRENECEKLER”Kimse bunu babasından kalmış tapulu malı gibi görmesin. Demokrasi ile gelen demokrasi ile gidecektir ve bunu da öğrenecekler. Çünkü hak etmedikleri bir refah ve yaşam kalitesi içine girdiler. İstanbul gibi bir metropolde 3 milyon işsiz var. Bunu görmemezlikten kimse gelemez. Bunu değişmesi lazım. Ama bugün ama yarın değişimin önünü kimse tutamaz. Yoksa Türkiye de kaos ortamı oluşur. Bizim istediğimiz bu.
“HALKIN DOĞRU KARAR VERECEĞİNE İNANIYORUZ”Belediye Başkanlarımız, Milletvekillerimiz, uzmanlarımız burada. Kapı kapı dolaşacağız. Belki şu ana kadar yapamadığımız, kapısını çalmadığımız, kendilerine dokunamadığımız tüm ev ve işyerlerine giderek kendimizi ifade edeceğiz ve oylarına talip olduğumuzu kendilerine söyleyeceğiz. Çünkü biz 31 Mart seçimleriyle kimse yenilmez, kimse seçimi kazanmaz veya kaybetmez mantığını yıktık. İkincisi bir araya gelip başarılı bir şekilde başarı kazanacağımızı öğrendik. Üçüncüsü halkın iradesinin yansıdığı sandıklara da halkın oylarına da hep beraber namusumuz, onurumuz gibi sahip çıktık. Ülkemize demokrasinin halk tarafından olgunlaştıracağına inanıyoruz fakat halkı idare etmeye çalışanların henüz demokrasi kültürlerini olgunlaştırmamışlar. Halkın doğru karar vereceğine inanıyoruz. Bu seçimde de sandıklarımıza ve halkımızın oylarına sahip çıkacağız ve halkımızın iradesini sandıklarda tecelli ettirteceğiz.
Hakkı Altınkaynak açıklamalarına şu başlıklar altında devam etti:“EKREM İMAMOĞLU İSTANBUL’DA TÜM KESİMLERDEN OY ALMIŞ BİRİ”4 ay önce Ekrem İmamoğlu diye biri çıktığında İstanbul’un %10-15’i tanıyordu ama bugün 7 den 70’e herkesin tanıdığı, toplumda kabul görmüş, toplumun özlemini çektiği hayat ve üslup biçimini dile getiren aynı zamanda partimizin kültüründen gelen bir adayımız var.AK Partinin A takımından herkesin tanıdığı saydığı bir adaya karşı yarışan genç ve dinamik parti kültürünü özümsemiş, ilçe başkanlığı ve belediye başkanlığını yapmış biri olarak adayımız Ekrem İmamoğlu İstanbul’da tüm kesimlerden oy almış biri.Annemizin ak sütü gibi bir seçimi kazandık ve o seçimi bir çeşit bahaneler uydurarak iptal ettiler. Toplumda çok rahatsızlık yaratan bu durum içimizi acıtsa da bu ülkede demokrasinin erdemlerini yaşamak zorunda olduğumuzun sorumluluğuyla acıyı içimize gömdük.“BU İSRAF DÜZENİNİ HEP BİRLİKTE DEĞİŞTİRECEĞİZ” Dünden daha özgüveni yüksek olan adayımız Ekrem İmamoğlu 23 Haziran seçimleriyle ilgili seçim stratejisini açıkladı. Bu stratejiyi toplumun duyarlıklarına göre içselleştiren adayımız toplumun her katmanından kişiler bu stratejinin içinde kendisine bir yer bulacaktır.Mesela Temel sloganlarından biride; “Bu İsraf Düzenini Hep Birlikte değiştireceğiz” diyor İmamoğlu. Çünkü Türkiye de bir israf düzeni, kiralık araba saltanatı, işe gelmeden maaş alan bankamatik çalışanlar, bir yerde değil birkaç yerde birden işe gitmeden ücret alanlar yani bir soygun düzeni var. Diğer taraftan 8 milyona yakın işsizlerin ve yoksulların olduğu bir Türkiye. İki üniversite bitirip işsiz kalan gençlerimizin ruh hallerini düşündükçe utanıyorum. Bu ülkede özellikle fakirliği teşvik edecek şekilde davranışlar oluyor. Halkın çalışma azmini kırıyorlar. Çalışmıyor ve üretmiyorlar. Böyle bir Türkiye de insanları bir fakirlik duygusu içerisinde kendilerine mahkûm etmeye çalışıyorlar. İnsanlar aç. Pazarlarda insanlar sebze ve meyve arttıklarını topluyorlar. Böyle bir düzendeyiz. Önümüzdeki dönemde temel sorunlarımızdan biri bu israf sorununu çözmektir.“ TOPLUM HER GÜN İNSANLARIN AZARLANMASINI, BİRİLERİNİN ONLARA TALİMAT VERMESİNİ İSTEMİYOR”Bu seçimi iptal ettirenlerin yüz ifadelerinde bir mutluluk göremiyorsunuz. Bu duruma kendileri de inanmıyor ama ezilerek savunuyorlar. Sanki Türkiye’nin tek sahibi bunlar, her şey bunlara göre yaratılmış gibi bir tavır içindeler. Sanki ellerinde Sayın İmamoğlu’nun dediği gibi tapularını mı, mallarını mı aldık bu kadar öfkeli davranıyorlar. Sonuçta sandıkla geldiler sandıkla gidecekler. Bunu öğrenecekler. Bizim suskunluğumuz onlardan korktuğumuzdan değildir. Biz halkımıza güveniyoruz. Halkımızın sofralarına oturduğumuz zaman onların söylediği her söz bizim stratejimizdir. Halkımızın sorunları bizim sorunlarımız, dertleri de bizim dertlerimizdir. Bunları içselleştirerek toplumumuzun isteklerine uygun bir yol izleyeceğiz. Bu toplum hak, hukuk, adalet, eşitlik istiyor. Bu toplum her gün insanların azarlanmasını, birilerinin onlara talimat vermesini istemiyor. Yaptıkları hizmetleri bir lütufmuş gibi sayıyorlar. Kimin paralarıyla yapıyorlar. Yine bu ülkenin vatandaşlarından alınan vergilerle yapmışlar. Kimse tarlasını, çayırını satarak bu hizmetleri, yolları yapmamıştır.“ONLARIN RANT ANLAYIŞINI YIKIP HİZMET ANLAYIŞINI GETİRECEĞİZ”Bugün Türkiye’nin her tarafında kazandığımız büyükşehir belediye başkanları ekipleriyle birlikte İstanbul’dalar. Bir ay dönüşümlü olarak en çok bizde olmayan belediyelerin bulunduğu ilçelerde çalışma yapacaklar. Biz devletin kaynaklarını kendileri için hunharca harcayanlara karşı, onurumuzla, saygımızla onları ikna edeceğiz. Mutlaka bu gidişatın bu ülkede durdurulması gerektiğini bir şekilde bunlara hissettireceğiz. Bu memleket sahipsiz değil. Birlikte hareket ettiğimiz millet ittifakında yer alan partileri kimse baskıyla bir araya getirmedi. Vicdanların sesiyle aynı çizgide duruş gösterdiler. Bundan sonrada bu birlikte hareket etme duruşu devam edecektir. Bu toplumu ayrıştırarak bir yere varılamayacağını yine toplum bunlara öğretecektir.Ekrem İmamoğlu artık yalnız CHP’nin adayı değildir. 16 milyon İstanbullunun adayıdır. Çünkü İstanbullunun çıkarlarını, yaşam kalitesini, kazanımlarının eşit olarak dağıtılması gerektiğinden dolayıdır ki 16 milyonun başkanı olacak diyoruz. Çünkü İmamoğlu, bunların İstanbullulardan aldıklarını kendileri için bir rant olarak görüyorlar oysa biz bu kazanımların İstanbullulara hizmet olarak verilmesi gerektiğini savunuyoruz. Aradaki fark bu. Yanı onların rant anlayışını yıkıp hizmet anlayışını getirmek lazım. Bunu başaracağımızdan her İstanbullunun emin olmasını istiyoruz.“DEMOKRASİ İLE GELEN DEMOKRASİ İLE GİDECEKTİR VE BUNU DA ÖĞRENECEKLER”Kimse bunu babasından kalmış tapulu malı gibi görmesin. Demokrasi ile gelen demokrasi ile gidecektir ve bunu da öğrenecekler. Çünkü hak etmedikleri bir refah ve yaşam kalitesi içine girdiler. İstanbul gibi bir metropolde 3 milyon işsiz var. Bunu görmemezlikten kimse gelemez. Bunu değişmesi lazım. Ama bugün ama yarın değişimin önünü kimse tutamaz. Yoksa Türkiye de kaos ortamı oluşur. Bizim istediğimiz bu.“HALKIN DOĞRU KARAR VERECEĞİNE İNANIYORUZ”Belediye Başkanlarımız, Milletvekillerimiz, uzmanlarımız burada. Kapı kapı dolaşacağız. Belki şu ana kadar yapamadığımız, kapısını çalmadığımız, kendilerine dokunamadığımız tüm ev ve işyerlerine giderek kendimizi ifade edeceğiz ve oylarına talip olduğumuzu kendilerine söyleyeceğiz. Çünkü biz 31 Mart seçimleriyle kimse yenilmez, kimse seçimi kazanmaz veya kaybetmez mantığını yıktık. İkincisi bir araya gelip başarılı bir şekilde başarı kazanacağımızı öğrendik. Üçüncüsü halkın iradesinin yansıdığı sandıklara da halkın oylarına da hep beraber namusumuz, onurumuz gibi sahip çıktık. Ülkemize demokrasinin halk tarafından olgunlaştıracağına inanıyoruz fakat halkı idare etmeye çalışanların henüz demokrasi kültürlerini olgunlaştırmamışlar. Halkın doğru karar vereceğine inanıyoruz. Bu seçimde de sandıklarımıza ve halkımızın oylarına sahip çıkacağız ve halkımızın iradesini sandıklarda tecelli ettirteceğiz. 
Yorum Yazın