O kendi sıkletinde vücut dünya şampiyonu oldu. Gazetemize açıklamalarda bulunan Mert Gürler; “Çalışma koşulları ve diyetin önemli olduğu aza değer verilen bu spor dalında yarışmak için hem azimli olmak hem de maddi yönden güçlü olmak gerekir” dedi.Tüm bu zorluklara rağmen değer verilmediği halde tüm zorluklara rağmen mücadele vererek dünya şampiyonu olan Mert Gürler, geçirdiği talihsiz bir kaza sonucu henüz tam iyileşmemişken katıldığı yarışmada bile azmin verdiği güçle dünya şampiyonu olmayı başardı.Gazetemize açıklamalarda bulunan dünya vücut şampiyonu Mert Gürler hayat hikayesinin geri kalan kısmını şöyle anlattı: “BU İŞ BENİM İÇİN BİR SEVDA HALİNE GELDİ”Yaklaşık 12 yıldır hem çalışıyorum hem de spor yapıyorum diyen Mert Gürler; “ İlk olarak Fenerbahçe Kulübünde Boks yaparak başladım. Bu süre içinde ağırlıklarla temas halinde olduğum için vücut geliştirme merakı sardı beni. Dört yıl hiç aksatmadan devam ettim. Sonrasında bu iş benim için bir sevda haline geldi ve artık bu benim işimdir diyerek müsabakalara katılmaya karar verdim. Vücut geliştirmede Türkiye şampiyonluğu ardından Milli Takım ve yurtdışı müsabakalarında şampiyonlukla devam ettim” dedi.“BİZİM İŞ ZAHMETLİ, MADDİYAT GEREKTİREN VE EN AZ DEĞER VERİLEN BİR BRANŞ”Gürler, vücut geliştirmede farklı sıkletlerde mücadeleler yapılıyor diyerek; “ Bizim ki Fitness klasmanında, daha çok vücudun estetik ve simetri yapısını gösteren, bacak boyu ve üst vücudun birbiriyle uyumlu olması durumuna göre puanlandırma yapılıyor. Bizim iş en çok zahmet ve maddiyat gerektiren ve aynı zamanda da en az değer verilen bir branş. Çünkü bilinmiyor, tanıtılmıyor. İnsan vücudunun belli bir şekle getirmesi biyolojik bir olay olduğu gibi medikal olarak da insanın çok zorlandığı bir iş. Sadece bu iş için 3-4 ay hazırlanmak gerekir ve ayrıca diyet uyguluyorsun. Buna da harfiyen uymak zorundasın. Zamanı gelince nerede olursak olalım yememiz gerekiyorsa diyeti uygulamak zorundayız. Bir şekilde sistematik davranıyorsunuz” diyerek masraflı ve zahmetli bir spor olduğunu bir kez daha vurgulamış oldu.Gürler şöyle devam etti: “İlk yarışmaya 2014 yılında katıldım 2015’te Türkiye şampiyonu oldum. Sonrasında Avrupa 5’incisi olarak ilk derecemi aldım. Mersin’de yapılan ve benimde 3’üncü yarışmamdı yine Türkiye şampiyonu oldum. Bu yarışmadan 3 ay sonra Milli Takımla birlikte El Salvador’a gittik. Orada yapılan yarışmada gençlerde dünya şampiyonu oldum. 2015 yılında 4 yarışmaya katıldım bayağı yorucu bir süreçti ama motivasyonum yerindeydi. 2016 yılında tekrar Türkiye şampiyonu oldum. Bu kez büyükler kategorisinde yarıştım. En gençleri bendim. 2016 yılında bir yarışmaya daha katıldım. Orada da büyüklerde dünya şampiyonu oldum. 2017 yılında Men Fitness sıkletinde yarıştım dünya şampiyonu oldum ve Pro kart sahibi oldum. Yani Şampiyonların yarıştığı yarışmada yarışarak bu kart sahibi olduk. Son yarışma KKTC’de oldu. Kendi sıkletimde yarıştım ve dünya şampiyonu oldum. Ayrıca çiftler kategorisinde Merve hocamla beraber yarıştık ve çiftlerde de dünya şampiyonu olduk.”Gürler geçirdiği kaza ile ilgili olarak şunları söyledi: “46 gün önce motor kazası yaptım. Sağ ayak tarak kemiklerimde 3 kırık birde çatlak var. Yaklaşık 30 gün alçıda kaldı. Bu süreçte değneklerle antrenman yaptım. Bu maddi bir zorlukta getirdi bana. Yarışmaya 10 gün kala alçıları çıkarttık. Bu zorluklar neticesinde yine de yarışmada şampiyon oldum. Anlayacağınız maceralı bir süreç sonunda mutlu bir sona ulaşarak şampiyon oldum” diyerek azmin önüne hiçbir engelin geçemeyeceğini de ispatlamış oldu. HABER&GÖRSEL: Ali Bal
GÜRLER; “AZ DEĞER VERİLEN BİR BRANŞ”
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın