CHP'Lİ SARISOY, İÇERENKÖYLÜLERLE BULUŞTU Yeditepe Üniversitesi ve ATASAV Vakfının gerçekleştirdiği bilimsel araştırmada Ataşehir’in adil gelir dağılımında Senegal, Malezya ve Sudan’daki benzerleri arasında 123.’ncü sırada olduğu ortaya çıktı.Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ataşehir Belediye aday adayı Makine Mühendisi Sefa Sarısoy, yemekli toplantıda İçerenköylülerle buluştu.Sefa Sarısoy’un düzenlediği toplantıya emekli öğretmenler işadamları, çeşitli meslek kuruluşlarının temsilcileri, İçerenköylü esnaflar, basın mensupları ve kalabalık bir vatandaş topluluğu katıldı. ‘’Ataşehir’den önce İçerenköy vardı’’ sloganıyla düzenlenen toplantıda, İstanbul’un nüfus yoğunluğu bakımında dördüncü büyük mahallesi olan İçerenköy’ün, M.Ö 3000 yıllarına uzanan tarihine vurgu yapıldı. Halk müziğinden örneklerin de sunulduğu toplantıda bir konuşma yapan Sefa Sarısoy, neden siyasete soyunduğunu ve Ataşehir’de nelerin yapılması gerektiğini anlattı. Sarısoy, ‘’ İşadamlığım, sivil toplum faaliyetlerimden sonra, Ataşehir’de tespitlerim, gözlemlerimin yanı sıra, Yeditepe Üniversitesi ile hem kurucusu, hem de Mütevelliler Kurulu Başkanı olduğum kısa adı ATASAV olan Ataşehir Sosyal, Ekonomik Araştırmalar Vakfının gerçekleştirdiği bilimsel araştırmanın Ataşehir için ortaya çıkardığı önemli bulgular, siyasete adım atmama neden oldu’’dedi.Toplantının CHP Ataşehir Belediye Başkanlığı için aday adaylığıyla ilgili olmadığını, oy avcılığına çıkmadığının altını önemle çizmek istediğini belirten Sefa Sarısoy ’’Ataşehir’de yaşayan vatandaş Sefa Sarısoy olarak, Ataşehirli hemşehrilerimle tanışmak, vakıf faaliyetlerim sırasında arzuladığım ve de planladığım bir düşüncemdi. Bu düşüncemi ATASAV Vakfı’nın düzenlediği sosyal, kentsel, bilimsel, sanatsal etkinlerimizde Ataşehirlileri buluşturarak gerçekleştirmeye çalıştım’’ diye konuştu. Sarısoy konuşmasında şunları söyledi’’‘’Bana neden aday adayı oldun?. Neden siyaset gömleğini giydin? diye soruyorlar. Böyle bir soruyu yönetenler haklıdırlar. Saygı duyuyorum. Çünkü başarılı bir iş hayatım var. Sadece kurduğum vakıfta değil, iş adamları kuruluşları, sivil toplum dernekleri gibi başka oluşumlarda da başkan yardımcılığı, istişare Kurulu üyeliği görevlerim de bulunuyor. Bu görevleri, ülkeme karşı bir sorumluluk duygusuyla sürdürüyorum. Bu süreçte bir çok olumlu ya da olumsuz tespitlerim oldu. Ancak, Yeditepe Üniversitesi ile Ataşehir için gerçekleştirdiğimiz Sosyal Değişim, Sosyal Gelişim Araştırması’nın sonuçları, siyaset için bana ayrı bir sorumluluk yükledi. Bu araştırmayı 14 Kasım günü Yeditepe Üniversitesi’nin oditoryum salonunda, akademisyenlerin sunumuyla halkımızla paylaşacağız. Size bu bilimsel araştırmadan Ataşehir ile ilgili bir ipucu verirsem, siyasete geçiş sürecim için bana hak vereceksiniz. İstanbul’un ‘’Cazibe merkezi’’ olarak adlandırılan ilçemizin demografik, sosyal, siyasi, eğitim düzeyi, hizmet alımı, istihdam verilerini ortaya koyan araştırmada, Ataşehir’in, gelir adaletsizliği endeksinde Senegal, Sudan, Malezya gibi geri kalmış ülkelerdeki benzerleri arasında 123.’ncü sırada olduğu ortaya çıktı. Türkiye ortalamasında ise, 82.’nci sırada bir Ataşehir tablosu var. Bu durum sosyal patlamaya yönelik bir sefalet habercisidir. İlçenin bir yüzü, modern binalar, alış-veriş ve finans kuruluşları ile görünürken, diğer yüzü olan mahallelerimizde adil gelir dağılımından pay alamayan insanlar yaşamaktadır.İmar planları yapılmamış mahallerimizde hemşehrilerimiz olan Ataşehirliler, gecekondularda, imarsızlıktan tapu alamadıkları evlerde, tedirgin ve endişeli yaşam sürmektedir. Çevrenize bakın.. Ataşehir’in bir kültür merkezi var mı?. Ama Kültür Merkezini yapacak hal arazisi gibi bir imkan elimizde. Şimdi Ataşehir’de Uluslararası Finans Merkezi’nin temelleri atılacak. Ben vatandaş Sefa Sarısoy olarak diyorum ki: ‘’ Bir kent kültür merkezi olmadan finans merkezi olmaz’’. Atatürk caddesinde sağlı sollu dev inşaatlara bakın. Orada halkın nefes alacağı, buluşacağı, tanışacağı bir park, bir sosyal donatı neden olmasın?. Ataşehir’i akşamları evlerimizde yatacağımız, gündüzleri çıkıp gideceğimiz bir banliyö olmaktan kurtarmak hepimizin sorumluluğudur. Ataşehir’de kentsel dönüşüm hazırlığı vardır. Emekevler’de bunun ilk uygulaması başlatıldı. Bence kentsel dönüşüm imar artışlarıyla çözülmemeli. Yani 100 metrekare bir toprağa yapabileceğiniz bir yapının metrekaresini arttırmak kentsel dönüşümse, bundan bir sonuç alamazsınız. Vatandaşı mutlu edemezsiniz. İsviçre’de herhangi bir kantonda inşaat yapabilmeniz için Belediye meclisinin 20 yıl öncesinden aldığı karar geçerlidir. Sonuç olarak Ataşehir’e sahip çıkmak, sadece siyasilerin değil halkın da sorumluluğu ve görevi olmalıdır. Sözlerime son verirken, herkese (Ataşehir’in sakini değil, sahibi olun) diyorum ‘’.
Yorum Yazın