Eleştiriler Yerinde ve Dürüstçe Yapılmalı

Eleştiriler Yerinde ve Dürüstçe Yapılmalı

Son günlerde Ataşehir gündemi, Türkiye gündemini aratmadı. Televizyonlardan yükselen rüşvet iddiaları, gazete manşetlerinde boy boy yazılar. Acaba diyorum, söylenenler veya iddia edilenler doğru mu? Tabi ki doğruluğunu kanıtlamak zor. Çünkü rüşvetin belgesi olmaz. Olsa olsa gizli, tanıkları olur. Eğer o gizli tanıklar da bu olaylar içinde yer almışsa, artık doğruluğunu siz düşünün. Birilerine yaranmak veya birilerinden nemalanmak için suç ve suçlu yaratılıyorsa bunda art niyet ve kötülük aramak lazım.

Ataşehir Belediyesi'nde çalışan bu iddia sahipleri, her nedense görevden alındıktan sonra bu tür olayları başkalarına servis etmeye başladılar. Görevde iken neden ilgili yerlere vermediler. Bunu da sorgulamak lazım. Eğer ortada iddia edildiği bir durum veya belge varsa, gerekli makamlara başvuru yapılır. Kanuni mercileri es geçerek, seviyesiz ve kaba üsluba sahip birilerine servis ediliyorsa, bunda menfaat beklentisi vardır. Belediyede çalışırken haklarında iddialar ortaya atılan bu şahıslar eğer dürüst idilerse, belgeleri Baransu'ya değil, gerçekten ülkenin adli makamlarına verip suç duyurusunda bulunurlardı. Baransu'nun kimin tetikçiliğini yaptığını bilemiyoruz ama iddia o dur ki o da bir şeyler koparmak için bu görevi üstlenmiştir deniliyor. Ayrıca bir partiye yaranmak içinde tüm hızıyla saldırıyor. “Yani Çamur at izi kalsın” misali seviyesiz ve orantısız bir şekilde sokak diliyle saldırılarını gerçekleştirdi. Bu üçlünün yaptıklarını alkışlayanlara da bir çift sözüm var. Nasıl bir güven verdiler size? Bugün Ataşehir Belediyesi yarın sizler hedef olabilirsiniz. Bu gibileri muhatap aldığımız sürece bu ülkede adalet ve dürüstlük adına hiçbir beklenti içinde olmamamız gerekir. Bu yapıdaki insanları sürekli deşifre edip toplum katında hak ettikleri yere oturtmak lazım. Yoksa mantar gibi çoğalmaya, ona buna saldırmaya devam edeceklerdir.

Ben burada Battal Bey’in ya da belediyenin savunuculuğunu yapmıyorum. Öyle bir niyetim de yok. Ortada bir suç varsa kim olursa olsun cezasını çekmeli. Ama seviyesiz saldırılarla ve de isimleri rüşvet iddiaları ile anılanların, böyle masum ve dürüst tavırlar sergilemelerine inanarak destek verenleri de anlamış değilim.

Diğer taraftan bu olayların tetikçiliğini üstlenen Baransu'nun Taraf gazetesindeki istifaları yorumlayan gazeteci Aslı Aydıntaşbaş'a yönelik cinsiyetçi ve kişilik haklarına saldıran mesajı nedeniyle hakkında başlatılan kınama kampanyasını da gönülden destekliyor, meslek etiğini ayaklar altına alan sözleri nedeniyle de bir kez daha Baransu'yu kınıyorum. Bu yapıdaki kişileri ne kadar çok muhatap alırsanız, o kadar prim kazandırmış olursunuz. Olay yargıya intikal ettiğinden bu insanlara prim vermemek adına muhatap alınmamaları yerinde bir harekettir. İlgili muhataplarının da böyle davranmaları gerektiğine inanıyorum. Olması gereken de budur. Saygılarımla…