© Gazete Ataşehir 2020

“BU DOĞRU VE AHLAKİ BİR SİYASET DEĞİL”

Geçtiğimiz günlerde yapılan kongrede CHP İstanbul İl Başkanı seçilen Dr. Canan Kaftancıoğlu, henüz mazbatasını almadan belli çevrelerin linç girişimiyle karşı karşıya kaldı. Bazı basın kuruluşları ile sosyal medyada hakkında söylemler devam ederken Ataşehir dâhil olmak üzere İstanbul’un tamamına yakın ilçelerinde çirkin saldırı içeren broşürlerin dağıtımı tepkilere yol açtı.   CHP ve yeni seçilen CHP İstanbul İl Başkanına çirkin saldırıların yer aldığı çok sayıda ilçede de gece yarısı broşür dağıtım haberini alır almaz ekibiyle birlikte müdahale ederek broşürleri toplayan CHP Ataşehir İlçe Başkanı Hakkı Altınkaynak, gazetemize yaptığı açıklamada yapılan çirkin saldırıları kınayarak;  “Geleneklerimizde -kadın baş tacımızdır- söylemi ve toplumsal yaşamın bir onuru olarak belirtilen kadına saygıyı burada rakiplerimizden göremedik. Yapılan doğru ve ahlaki değildir” dedi. “KADINA SAYGIYI BURADA RAKİPLERİMİZDEN GÖREMEDİK” Konu ile ilgili gazetemiz aracılığıyla açıklamalarda bulunan CHP Ataşehir İlçe Başkanı Hakkı Altınkaynak; “ İl başkanımızın geçmişte Gezi Olayları sırasında günün koşullarının gereği bir yurttaş, aktivist, insan hakları savunucusu, bir Kadın, bir doktor ve anne olarak düşüncelerini belirtmiş olabilir. Düşüncelerini belirtirken belki sınırlar aşmış olabilir. Bir insan söylediği söz için özür dilemesini biliyorsa söyleyecek bir şey kalmamıştır. İl Başkanımız Sayın Canan Kaftancıoğlu bir takım düşüncelerinin arkasında olduğunu söyledi. Ama Cumhurbaşkanı’nın özel hayatı, annesine yönelik istenmeyen bir söylemden dolayı da çok samimi olarak özür dileyip, mahcup olduğunu söyledi. Yapacak başka bir şey yok. Böyle bir erdemi, hassasiyeti gösterdikten sonra söyleyecek bir şey yok. Geleneklerimizde -kadın baş tacımızdır- söylemi ve toplumsal yaşamın bir onuru olarak belirtilen kadına saygıyı burada rakiplerimizden göremedik. Cumhurbaşkanı, Başbakan ya da AK Parti yöneticilerinin bir kadına bu şekilde acımasız bir şekilde saldırmaları hoş karşılanamaz” şeklinde ifade etti. “BU DOĞRU VE AHLAKLI BİR SİYASET DEĞİL” Cumhuriyet Halk Partisi’nde seçimle gelmiş bir başkan ya da herhangi bir üyenin hak ve hukukunu korumak bizim görevimizdir diyen Altınkaynak; “ Şunu herkes bilsin ki; bu saldırılar acizlik içinde olanların gece çocukların eline verdikleri broşürlerin dağıtılmasıyla Cumhuriyet Halk Partisi İl başkanına böyle bir saldırının düzenlenmesi asla kabul edilemez. Sokaklarda bir kâğıt parçası ile toplum önünde Cumhuriyet Halk Partisi'ni küçük düşürmeye çalışmak kimseye bir şey kazandırmaz. Tüm kanallar ellerindeyken, bütün basın, havuz medyası dediğimiz bütün kesimler ellerindeyken siyaset açık yapılmıyor. Siyaset gece sokaklara, arabalara küçük çocukların ellerine broşürler vererek gece yarısı dağıtmak kimseye bir şey kazandırmaz. 3 gün önce İl başkanımıza yapılan Ataşehir'de başlatılan bu broşürlerle sokakları kirletenlere Cumhuriyet Halk Partisi örgütü olarak biz hak ettiği cevabı verdik. Cumhuriyet Halk Partisi Ataşehir örgütü olarak yüzlerce arkadaşıyla beraber sokakları kirleten broşürleri çöp kutularına attık. Bunun doğru bir siyaset olmadığını ahlaki olmadığını söylüyoruz. Hiç kimse Cumhuriyet Halk Partisi'nin kimliğine ve tüzel kişiliğine saygısızlık etme hakkına ve yetkisine sahip değildir” sözleriyle tepkisini dile getirdi. “HAK ETTİKLERİ REAKSİYONU GÖRDÜLER” Altınkaynak şöyle devam etti: “Cumhuriyet Halk Partisi örgütü dimdik ayaktadır. İstanbul'un bütün ilçelerinde bunu denemeye çalıştılar. 13 - 14 ilçede denediler. Tuzla'da, Maltepe'de, Pendik'in bazı bölgelerinde, Sarıgazi'de Ümraniye'de, Ataşehir'de Yeni Sahra’dan başlayarak Örnek, Esatpaşa'da, İnönü, Kayışdağı ve Silivri'den başlamak üzere Bahçelievler'de bunu denediler. Hak ettikleri reaksiyonu gördüler. Ben, o gece hem AK Parti ilçe başkanımızı, hem İlçe Emniyet müdürümüzü aradım, bunun hoş olmadığını söyledim.” “SOSYAL ADALETİN OLMASI HEPİMİZİN ÇIKARINADIR” Altınkaynak açıklamalarının sonunda; “Türkiye'nin içeride ve dışarıda bu kadar büyük sorun varken, ordumuz dışarıda savaş ortamında iken, askerlerimiz cephede savaşırken; bir il başkanına ve bir kadına bu haksızlıkların yapılması vicdani değildir. Bu ülkede Ensar Vakfı’nın yaptıkları niye anlatılmıyor? Deniz Feneriyle insanların paralarının sömürülmesini niye kapatıyorlar? 17 - 25 Aralık'taki para kasalarını, ayakkabı kutularını niye unutturuyorlar? Topluma 9 - 13 yaşındaki çocuklara yurtlarda tecavüzleri, tacizleri niye toplumla paylaşmıyorlar? Neden bunların üstünü örtüyorlar? Bunları toplumun önünde getirerek, çare aramak, bulmak hepimizin görevi… Bu rezaletlerin olduğu bir ülkede, bir kadının 2 cümlesini ele alıp, kâğıda döküp; sokakları kirletenlere bizim söyleyecek çok sözümüz var. Biz, sadece sorunları eleştirmek için değil, sorunları ortaya koyup, çözüm önerilerini de sunmak için varız. Ülkemizde sosyal adaletin olması hepimizin çıkarınadır” ifadelerini kullandı.  

RÖPORTAJ & GÖRSEL: Ali Bal

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER