© Gazete Ataşehir 2020

"BAŞKANLIK GELİRSE HER ŞEY DÜZELECEK Mİ?"

  Saadet Partisi Ataşehir İlçe Başkanlığı düzenlediği kahvaltılı toplantıda mahalle muhtarları ve Ataşehir yerel basınını ağırladı. Kahvaltıda konuşan Saadet Partisi İl Başkanı Birol Aydın; “Başkanlık gelince terör mü bitecek? Eğitim sistemi mi iyileşecek? Ekonomi mi düzelecek. Biz SP olarak başkanlık sistemini kabul etmiyoruz. Başkanlığı kim destekliyorsa bu ülkenin hayrına bir şey yapmıyor demektir. Bu sistemin parlamentodan geçeceğini de sanmıyorum” dedi.   Saadet Partisi Ataşehir İlçe başkanlığı 2016 yılının son gününde Zübeyde Hanım Hizmet İçi Eğitim Enstitüsü’nde verdiği kahvaltıda ülke ve dünya gündemi ile ilgili açıklamalar da bulunuldu. Toplantıya Saadet Partisi, İlçe Başkanı Âdem Boz ve yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra İl Başkanı Birol Aydın’da katılarak Türkiye gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Açılış konuşmasını yapan İlçe Başkanı Âdem Boz; “ Yaklaşık iki senedir burada görev yapıyoruz.  Bu süre içinde birçoğunuzla yüz yüze geldik, bir kısmınızla da birlikte çalışmalar yaptık.  Allah hepinizden razı olsun. İnşallah yaklaşan seçimlerde de Saadet partisi Ataşehir İlçe Başkanı olarak sürpriz birkaç çalışmayla karşınızda olacağız” dedi. Daha sonra üzere söz alan İl Başkanı Birol Aydın yılsonu itibariyle ülke ve dünya gündemi ile ilgili açıklamalarda bulundu. “MUHTARLAR GERÇEK SEÇİLENLERDİR” İstanbul da yoğunlukla daha çok muhtarlarla bir araya geldiklerini söyleyen Aydın; “Muhtarlarımız önemli. Neden önemli olduğunu Ankara’da yapılan toplantılarda kendini belli ediyor. Çünkü gerçek anlamda seçilenler muhtarlardır. Diğerleri atanmışlar. Onlar şeklen atanırlar ama muhtarlar tırnaklarıyla kazıyarak bu makama gelirler. Bizde siz gerçek seçilmişlerle bir araya gelerek ülkemizin meselelerini, durum değerlendirmesini ve çözüm yollarını Saadet Partisi bakışıyla paylaşıyoruz” dedi. “TÜRKİYE 15 YILDIR İYİ İDARE EDİLEMEDİ” Haksızlık yapmayacağız, gerçekleri konuşacağız diyen Aydın; “ Hane hane olan sıkıntıları en iyi muhtarlar bilir. 2016 yılını iyi geçirdik diyebilir miyiz? Yâda her gelen yıl geçen yılı aratır hale gelmiş mi? diyoruz. Bizlere göre 2016 yılı kaygılarımızın, endişelerimizin çoğaldığı çoğaltıldığı bir yıldır. 2017 yılını büyük umutlarla karşılıyor değiliz. Bir karamsarlık, kaygı ve endişe var.  Bir belirsizlik var. Bunu özellikle söylüyorum. Türkiye 15 yıldır iyi idare edilemedi.  Türkiye 15 yıldır seçmenin oyu nasıl alınır diye idare edildi. Bunu İktidar partisi de diğer muhalefet partileri de yaptı. Her şeyi oy alma üzerine endekslediler. Hep bir el çabukluğu ve hokkabazlık yapıldı. Hokkabaz olmayanı olmuş gibi gösterir. Memleket öyle bir duruma getirildi ki bundan sonra yönetilemez hale getirildi” diye konuştu. “YUKARI TÜKÜRSEN BIYIK, AŞAĞI TÜKÜRSEN SAKAL” Yaşadığımız meseleler bir planın parçası olarak karşımıza çıkıyor diyen Aydın şunları söyledi; “ HDP Milletvekillerini tutuklayıp içeri atmak bir dert, dışarıda bırakmak bir dert. Fetö meselesinden dolayı bir kısım bürokratları yöneticileri içeri tıksan bir dert, dışarıda bıraksan bir dert. Suriye’de Esat’la masaya otursan bir dert, oturmasan bir dert.  Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal. Türkiye’ye bilinçli olarak getirip dayattıkları bir noktadır. Acı ve sıkıntılı olan durum budur. Paramparça olmuş her şey. Bu Türkiye yönetilemez hale gelsin diye. Bunu kademeli olarak bilinçli bir şekilde yaptılar. İşleri içinden çıkılamaz bir hale getirdiler ve bu işlerin üstesinden ancak ve sadece Saadet Partisi gelebilir. AK Parti bunun üstesinden artık gelemez. MHP ve CHP’de aynı durumdadır. Türkiye’de herkes uyuma taklidi yapıyor. Uyuma taklidi yapan birini de uyandırmak mümkün değildir. Herkes her şeyi görüyor, fakat görmezden geliyor. Onun için parti olarak işimiz zor. Uyuma taklidi yapılıyor diye bizde diyoruz ki ey muhtarlarımız bu sokak meselelerinin çoğunu siz biliyorsunuz. Siz yapmayın bu uyuma taklidini” şeklinde konuştu. “BİZİM GİDECEK BAŞKA YERİMİZ YOK” Bu ülkede huzuru, barışı birlikte tesis edeceğiz diyen Aydın; “Bizi bilinçli bir şekilde kutuplaştırıyorlar. Görmüyor musunuz? Bizim gidecek başka yerimiz yok. Siyasi parti liderlerinin üslubuna bir bakın. Şu parlamentonun haline bakın.  Ne kadar farklı din, dil, ırk ve mezhepten olursak olalım, biz bir beton kütleyiz ve 79 milyon olarak birlikte yaşamak zorundayız. Şırnak’ta huzur yoksa Ataşehir’de huzur olmaz. İşin tepesinde olan insanlar cenazede, bayramda yan yana gelip birbirlerinin elini sıkmazlarsa nice olur bu memleketin hali. Biz bu ülkede bütün farklılıklarımızla birlikte yaşamaya mecburuz” şeklinde ifade etti. “ÜST AKIL BU MESELELER ÜZERİNDEN KAŞIYOR” Aydın; “Eskiden parti liderleri, benim işçim, benim köylüm, benim memurum diye hitap ediyorlardı. Şimdi ise benim Alevim, benim Kürdüm, benim Lazım, benim Çerkezim diye hitap ediyorlar. Böyle bir üslup olabilir mi? Bu ırkçı tabirleri kaşımanın ne anlamı var. Üst akıl bu meseleler üzerinden kaşıyor. Emperyalizm hep bu coğrafyada etnik meseleleri, mezhepsel meseleleri kaşıyarak bizi birbirimizle savaştırmak istiyor. Bunu bile bile hizmet edecek ne kadar üslup, argüman varsa onu kullanıyorlar. Yazıktır, günahtır. Seçilmişlerin ona göre hareket etmesi gerekiyor” dedi.   TÜRKİYE’NİN EKONOMİSİ İYİ DİYEN ADAM ZIRVALIYOR Türkiye’nin ekonomisinin hiç olmadığı kadar kötü bir durumda olduğunu sayısal verilerle açıklayan Başkan Aydın şöyle konuştu; “Türkiye’nin ekonomisi iyi diyen adam zırvalıyor hokkabazlık yapıyor.  Türkiye’nin ekonomisi hiçbir dönem de olmadığı kadar berbattır.  Koalisyon dönemlerinden daha kötü durumdadır. Rakamlarla oynayarak, makyaj yaparak sorunları çözemezsiniz. Biz eleştirilerimizin yüzde doksanını dümenin başındakine yani AK partiye yöneltiriz. Geri kalanını da muhalefete söyleriz. ” “ İSTİHDAM SAĞLANMIYOR” Türkiye’nin Şap hastalığı ile ilgili haritasını gösteren Aydın; “Bu Tarım Bakanlığı’nın İskenderun’dan Samsun’a kadar bir şap hastalığı haritasıdır. Bu bir hayvan hastalığıdır. Bu haritada sarı olarak gösterilen hemen hemen Türkiye’nin doğu, güneydoğu ve bir kısım orta ve Akdeniz bölgesini kapsayan bir göç haritasıdır. Siz şap hastalığını önleyemiyorsunuz, dışarıdan et ithal ediyorsunuz. Hâlbuki Şırnak, Hakkâri’den batıya hayvan gelecek ki oradaki insan kendi geçimini yerinde sağlayabilsin ve batıya göç etmesin.   Doğu ve Güneydoğu’muz buralara göçüyor. Neden oralardaki nüfus azalıyor buralarda artıyor. Nedeni belli.  15 yıldır Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’ya yatırım yapılmıyor. İstihdam sağlanmıyor. Sanayi, teknoloji, tarım yok. Köprü ve yol da yapılmalı elbette ama öncesinde fabrika yapılmalı, istihdam alanları yapılmalı. Üretime vesile olacak yatırımlar yapılmalı ki, insanlar batıya göç etmek zorunda kalmasın, orada da yaşayabilsinler. Ama bunların ağ babaları adeta bunların kafasına silah dayatmış. Zamanında söz vermişler. Bugün iktidarda olsun muhalefetteki partiler olsun hiç birinin güneydoğuya fabrika yapma gibi bir derdi yok. Şu mantık hâkim. Devlet fabrika yapmaz organizasyonu yapar, fabrikayı özel müteşsebis yapar. Batı yol yap diyor araba veriyor. Hastane yap diyor cihaz veriyor. Üretime dönük hiç bir şey yaptırmıyor. Ekonomisi güçlü olmayan bir ülkenin Suriye politikasında, Filistin meselesinde etkili olabilir mi? dünyadaki zulmü ortadan kaldırma hususunda etkili olma ihtimali var mıdır? Herkes ekonomik gücü kadar etkili olur” ifadelerini kullandı. Aydın konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye’nin 2017 yılı bütçesine göre 600 milyar lira geliri var. 645 milyar lira da gider. Daha bütçeye başlamadan 45 milyar açık var 45 milyar açık demek ben bu miktarı borç alacağım demektir.” “SAVAŞ DEĞİL BARIŞ, ÇATIŞMA DEĞİL DİYALOG” Aydın; “ Dış politikanın “Savaş değil barış, çatışma değil diyalog” üzerine oturtulması gerekir. Ortalık kan gölüne çevrilmişken, dış politikada zaaflar yaşanırken, ekono9mi dibe vurmuşken ısrarla Başkanlık sistemi üzerinde yoğunlaşmayı anlamış değilim. Biri bunun sebebini açıklasın. Başkanlık gelince terör mü bitecek? Eğitim sistemi mi iyileşecek? Ekonomi mi düzelecek. Biz SP olarak başkanlık sistemini kabul etmiyoruz. Başkanlığı kim destekliyorsa bu ülkenin hayrına bir şey yapmıyor demektir. Bu sistemin parlamentodan geçeceğini de sanmıyorum” şeklinde ifade etti. Birol Aydın, konuşmasının sonunda muhtar ve basın mensuplarının sorularını da yanıtladı.  

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER